Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
SPEKÜLASYON : Turkish Turkish Hukuk

Deneyimin ötesinde yalnızca düşünce ile bilgiye varma,kurgu

SPEKÜLATÖR : Turkish Turkish Hukuk

Vurguncu; istifçi

SPESİFİK : Turkish Turkish Hukuk

Özel, ferden

SPİRÜTÜALİZM : Turkish Turkish Hukuk

Ruh bilim, ruhlarla uğraşan bilim dalı; tinselcilik

STABİLİZE : Turkish Turkish Hukuk

Düzeltilmiş; birtakım malzeme ile yapılan ve sıkıştırılan yol

STATÜKO : Turkish Turkish Hukuk

Mevcut durum, içinde bulunulan düzen

STATİK : Turkish Turkish Hukuk

Durgun; dinamiğin karşıtı

STENOGRAFİ : Turkish Turkish Hukuk

Bazı işaret ve kısaltmalarla çabuk yazı yazma yöntemi

STRATEJİ : Turkish Turkish Hukuk

Bir amaca varmak için eylem birliği sağlama ve düzenleme

SU AEDROMU : Turkish Turkish Hukuk

Deniz uçaklarının inip kalkması için kullanılan alan

SUBAŞI : Turkish Turkish Hukuk

Bugünkü polis teşkilatı karşılığı kuruluşun başı

SUDUR ETMEK : Turkish Turkish Hukuk

Çıkmak, meydana çıkmak, sadır olmak

SUHULET : Turkish Turkish Hukuk

Kolaylık

SUKUT : Turkish Turkish Hukuk

Düşme, düşüş

SULBİYYE : Turkish Turkish Hukuk

Bir kimseden olma; bir kimsenin öz kız evladı

SULTA : Turkish Turkish Hukuk

Otorite, baskı; yasaklama erki

SUNU TAKSİR : Turkish Turkish Hukuk

Zarar doğuran ihmal; zaar doğurucu kusur

SUNİ İLKAH : Turkish Turkish Hukuk

Yapay dölleme

SUPRANASYONAL : Turkish Turkish Hukuk

Uluslarüstü; ulusları bağlayan ve onların da üzerinde olan

SURE : Turkish Turkish Hukuk

Kur'an ın 114 bölümünden herbiri

SURETA : Turkish Turkish Hukuk

Görünüşe göre; yalandan

SURETİ KATİYE : Turkish Turkish Hukuk

Kesin olarak

SURETİ MAHSUSA : Turkish Turkish Hukuk

Özel olarak, özellikle, belli bir amaçla