Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
MAHSUP ETMEK : Turkish Turkish

hesap etmek, hesaba geçirmek

MAHSUPUNU YAPMAK : Turkish Turkish

hesabını yapmak, hesabına geçirmek

MAHSUR : Turkish Turkish

kuşatılmış, sarılmış, çevrilmiş

MAHSUR KALMAK : Turkish Turkish

kuşatılmak, sarılmak, çevrilmek

MAHSUS : Turkish Turkish

özgü

MAHSUS : Turkish Turkish

iri ya da bir şey için ayrılmış, °münhasır

MAHSUS : Turkish Turkish

e. özel olarak, °bilhassa

MAHSUS : Turkish Turkish

ilerek, isteyerek

MAHSUS : Turkish Turkish

şaka olarak, şakadan

MAHSUS : Turkish Turkish

duyulan, anlaşılan, hissedilen

MAHSUS : Turkish Turkish

elli, ortada, °aşikâr

MAHUNYA : Turkish Turkish

ıkiçeneklilerden, çiçekleri sarı renkte, kokulu ve salkım durumunda olan, köklerinden sarı boya çıkarılan bir süs bitkisi (mahonia)

MAHUR : Turkish Turkish

türk müziğinde bir makam: ,

MAHUT : Turkish Turkish

ilinen, adı geçen

MAHV : Turkish Turkish

yok etme, yok olma

MAHVETME : Turkish Turkish

mahvetmek eylemi

MAHVETMEK : Turkish Turkish

yok etmek, ortadan kaldırmak

MAHVETMEK : Turkish Turkish

ozup işe yaramaz duruma getirmek

MAHVETMEK : Turkish Turkish

onmaz duruma getirmek

MAHVETMEK : Turkish Turkish

oşa gitmesine neden olmak, °heba etmek

MAHVİYET, -Tİ : Turkish Turkish

alçakgönüllülük

MAHVOLMA : Turkish Turkish

mahvolmak eylemi

MAHVOLMAK : Turkish Turkish

yok olmak, ortadan kalkmak

MAHVOLMAK : Turkish Turkish

ozulup yararsız duruma gelmek

MAHVOLMAK : Turkish Turkish

onulmaz duruma gelmek