Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
HASBEL KADER : Turkish Risale

(Hasb-el kader) Kader cihetiyle

HASBEL MEVSİM : Turkish Risale

(Hasb-el mevsim) Mevsime göre

HASBEL İCAB : Turkish Risale

(Hasb-el icâb) Durum icabı olarak, hâl ve durum iktiza ettiği için, durum dolayısıyla

HASBEL İKTİZA : Turkish Risale

(Hasb-el iktizâ) İktiza ettiği için, gerektiğinden dolayı

HASBETEN LİLLAH : Turkish Risale

Allah rızası için. Allah yoluna. Karşılık istemeksizin

HASBÎ : Turkish Risale

Karşılıksız. Allah rızası için. (Hakiki mürşid âlim, koyun olur; kuş olmaz. Hasbî verir ilmini. Koyun verir kuzusuna hazmolmuş musaffâ sütünü. Kuş veriyor ferhine lüâb-âlud kayyını. S.)

HASBÜNA : Turkish Risale

Bize yeter. Bize kâfidir (meâlinde)

HASBİYE : Turkish Risale

$ âyetinin kısaca ismidir

HASDA' : Turkish Risale

Yaprağı çok olan ağaç

HASEB : Turkish Risale

(Bak: Hasb)

HASEBE : Turkish Risale

Hurması çok olan hurma ağacı

HASED : Turkish Risale

Başkasının iyi hallerini veya zenginliğini istemeyip, kendisinin o hallere veya zenginliğe kavuşmasını istemek. Çekememezlik. Kıskançlık. Kıskanmak.(Hasedin çaresi: Hâsid adam, hased ettiği şeylerin âkıbetini düşünsün. Tâ anlasın ki, rakibinde olan dünyevi hüsün ve kuvvet ve mertebe ve servet; fânidir, muvakkattır. Faidesi az; zahmeti çoktur. Eğer, uhrevi meziyetler ise; zâten onlarda hased olamaz. Eğer onlarda dahi hased yapsa, ya kendisi riyakârdır; âhiret malını dünyada mahvetmek ister. Veyahut mahsudu riyakâr zanneder, haksızlık eder zulmeder.Hem ona gelen musibetlerden memnun ve ni'metlerden mahzun olup kader ve rahmet-i İlâhiyeye onun hakkında ettiği iyiliklerden küsüyor. Adeta kaderi tenkid ve rahmete itiraz ediyor. Kaderi tenkid eden başını örse vurur kırar. Rahmete itiraz eden rahmetten mahrum kalır. M.)

HASEDE : Turkish Risale

(Hâsid. C.) Kıskananlar, hased edenler, çekememezlik edenler

HASEK : Turkish Risale

Kin, adavet, hased. * Savaş âletlerinden, üç köşeli diken şeklinde bir silâh

HASEKE : Turkish Risale

(C.: Husek) Kin tutmak, adavet etmek. * Demir dikeni denilen üç köşeli diken. * Demirden yapılan üç köşeli "bıtırak" denilen harp âletleri

HASEKİ : Turkish Risale

Tar: Vaktiyle sarayda görevli bazı subaylara verilen isim

HASELE : Turkish Risale

Tıb: Karnın göbek ile kasık arasındaki kısmı

HASEM : Turkish Risale

Burnun yassı ve geniş olması

HASEN : Turkish Risale

Güzel. Hüsünlü. Güzellik. * Güzel olmak

HASEN-ÜL HULK : Turkish Risale

Huyu ve tabiatı güzel

HASEN-ÜS SAVT : Turkish Risale

Güzel sesli

HASENAT : Turkish Risale

Güzellikler. İyi ameller. İyilikler. (Hasenât da ya kalb ile olur veya kalb ve beden ile olur; veyahut mal ile olur. A'mâl-i kalbinin şemsi imândır. A'mal-i bedeniyenin fihristesi namazdır. A'mâl-i mâliyenin kutbu zekâttır. İ.İ.)

HASENE : Turkish Risale

İyilik. Güzellik. Hayırlı amel. Allah rızasına çok uygun iş. * Eski altun paralardan biri

HASER : Turkish Risale

Gözün tam görmemesi, göz nurunun zayıf olması

HASF : Turkish Risale

Ayakkabı dikmek. * Birbirine yapıştırmak. * Tasmalı nâlin. * Ağacın yaprağının dökülmesi