Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
(BİR İŞİN) HAMALLIKINI ETMEK ( YA DA YAPMAK) : Turkish Turkish

ir işin bilgi ve uzmanlık gerektirmeyen önemsiz fakat yorucu yükünü taşımak

(BİR İŞİN) İÇİNDEN ÇIKMAK : Turkish Turkish

o işin güçlüklerini yenebilmek, üstesinden gelmek

(BİR İŞİN) İLERİSİNE GİTMEK : Turkish Turkish

ir işin sonuna dek gitmek

(BİR İŞİN) İPLERİ BİRİNİN ELİNDE OLMAK : Turkish Turkish

o işi el altından yönetmek

(BİR İŞİN) KOLAYINA BAKMAK ( YA DA KOLAYINA KAÇMAK) : Turkish Turkish

ir işi yapmak için kolay ve kestirme yolu seçmek

(BİR İŞİN) ÖNÜNE GEÇMEK : Turkish Turkish

yolunu kesmek

(BİR İŞİN) ÖNÜNE GEÇMEK : Turkish Turkish

önlemek

(BİR İŞİN) ÖTESİNİ BERİ ETMEK : Turkish Turkish

sonuca bağlamak, düzene koymak

(BİR İŞİN) POT YERİ : Turkish Turkish

pürüzlü yeri

(BİR İŞİN) PROFESYONELİ OLMAK : Turkish Turkish

ir işin, bir uğraşın tüm inceliklerini ya da açıklarını kavramış olmak

(BİR İŞİN) SAKALI BİTMEK : Turkish Turkish

ir iş sürüncemede kalmak, sonuçlanmamak

(BİR İŞİN) SONUNU GETİRMEK : Turkish Turkish

o işi başarıp tamamlamak

(BİR İŞİN) UÇUNU KAÇIRMAK : Turkish Turkish

(iş) çıkmaza girmek

(BİR İŞİN) YOLUNU YAPMAK : Turkish Turkish

ir işi olanaklı kılmak

(BİR İŞTE) AKTİF ROL OYNAMAK : Turkish Turkish

(bir işin) yapılması için etkinlik göstermek

(BİR İŞTE) METHALİ OLMAK : Turkish Turkish

ir işe karışmış bulunmak, bir işte parmağı olmak

(BİR İŞTE) PARMAKI OLMAK : Turkish Turkish

ir işi olumsuz yönde etkilemek,bir işe karışmış olmak

(BİR İŞTE) SAÇ SAKAL AĞARTMAK : Turkish Turkish

o işte uzun zaman çalışmış, emek vermiş olmak

(BİR İŞTE) TULUM ÇIKMAK : Turkish Turkish

amacını eksiksiz elde etmek

(BİR İŞTE) YER ALMAK : Turkish Turkish

ir işi hazırlayanlar arasında bulunmak

(BİR İŞTE) YER ALMAK : Turkish Turkish

ayrılan yerde durmak

(BİR İŞTEN) HARİÇ OLMAK : Turkish Turkish

o işin içinde olmamak

(BİR İŞTEN) YÜZ AKI İLE ÇIKMAK : Turkish Turkish

ir işi kendi saygınlığını yitirmeden, eksiksiz ve başarılı olarak yapıp bitirmek

(BİR KABIN) DİPİ GÖRÜNMEK : Turkish Turkish

ir kabın içindeki tükenmek

(BİR KABIN) DİPİNİ BULMAK : Turkish Turkish

içindekini tüketmek