Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
CALYX : English Turkish

n. bir tomurcuk üzerindeki yaprakların koruyucu dış katmanı (Botanik); böbreklerin çanak şeklindeki parçası (Tıp)

CALZONE : English Turkish

n. iştah açıcı içle doldurulmuş pizza hamurundan yapılan yarım daireye benzeyen İtalyan turtası

CAM : English Turkish

"Computer Aided Manufacturing (Bilgisayar Destekli Üretim)", üretim işleminde bilgisayarların kullanılması

CAM : English Turkish

n. tırnak, mil dirseği

CAM GEAR : English Turkish

n. eksantrik dişlisi

CAMAIEU : English Turkish

n. kabartmalı değerli taş, oymalı oniks veya diğer değerli taş (genellikle bir kafa yada yüz taşıyan); tek renkli resim, ressamın tek bir rengin gölgelerini kullandığı resim

CAMARADERIE : English Turkish

n. arkadaşlık, dostluk, samimiyet, yoldaşlık

CAMARILLA : English Turkish

n. gizli danışmanlar grubu

CAMASS : English Turkish

n. ABD'nin batısında bulunan zambak ailesinden bazı bitkilerin her biri

CAMBAZOLA : English Turkish

n. cambozola, yumuşak Alman mavi peyniri

CAMBER : English Turkish

n. bombe, kavis, eğrilik, kamber

CAMBER : English Turkish

v. bombelendirmek, dışbükey yapmak, hafifçe bükülmek

CAMBERED : English Turkish

adj. bombeli, kavisli, eğri (eksen, mil, çark vb.)

CAMBIAL : English Turkish

adj. kambiyumla alakalı (Botanik)

CAMBIST : English Turkish

n. kambiyocu, kambiyo uzmanı, kambiyo kitapçığı

CAMBISTRY : English Turkish

n. döviz bozdurma veya alma, para değiştirme, döviz takası

CAMBIUM : English Turkish

n. kambiyum, kök ve sapların çevresel büyümesine neden olan bitki dokusu (Botanik)

CAMBOCK : English Turkish

n. asa yada değnek tipi

CAMBODIA : English Turkish

n. Kamboçya

CAMBODIAN : English Turkish

n. Kamboçyalı

CAMBODIAN : English Turkish

adj. kamboçyalı

CAMBOGIA : English Turkish

n. sakız/kauçuk reçinesi türü

CAMBOOSE : English Turkish

n. gemide yemek yapılan yer veya gemi mutfağı (Denizcilikle ilgili); trenin son vagonu

CAMBOZOLA : English Turkish

n. cambazola, yumuşak mavi peynir

CAMBREL : English Turkish

n. gambrel, bir atın diz içleri, bir atın dizi; kasapların bacaklarından karkas etleri asmak için kullandıkları çerçeve