Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
CAYENNE : English Turkish

n. kırmızı biber, arnavut biberi, çok acı biber, iskambil oyunu

CAYENNE PEPPER : English Turkish

kırmızı biber, arnavut biberi, acı biber

CAYMAN : English Turkish

n. timsah, tropikal timsah

CAYMAN ISLANDS : English Turkish

n. Cayman Adaları, Karayip Denizi'nde Küba'nın güneydoğusunda bulunan bir adalar grubu

CAYUGA : English Turkish

n. Cayuga, Cayuga Yerli kabilesinin üyesi kimse

CAYUSE : English Turkish

n. Cayuse, Washington Eyaleti ve Oregon'un (ABD) Cayuse Yerli kabilesini üyesi kimse

CAYUSE : English Turkish

n. Washington Eyaleti ve Oregon'da (ABD) yaşayan bir Yerli kabilesi; Cayuse dili, Cayuse Yerlileri tarafından konuşulan dil

CAYUSE : English Turkish

n. batı Kuzey Amerika Kızılderili midillisi türü

CAÑON : English Turkish

n. kanyon, kanal, su yolu, sel yatağı, derin dar vadi

CB : English Turkish

"bachelor of surgery (cerrahi diploması)", cerrahi diploması; cerrahi mezunu, cerrahi alanında diploma sahibi

CB : English Turkish

"Citizens Band (Sivil Telsiz Bandı)", vatandaşlar ve işyerlerinin (ABD'deki) iki yönlü iletişimi için tahsis edilmiş olan radyo frekansları aralığı; Citizens Band frekansları üzerinde iletişim için kullanılan telsiz alıcısı/vericisi

CBC : English Turkish

"complete blood count (tam kan sayımı)", tüm kan hücre türlerinin sayıldığı kan testi (Tıp)

CBC : English Turkish

n. "Canadian Broadcasting Corporation (Kanada Yayın Kuruluşu)", Kanada radyon ve TV yayın şirketi

CBCM : English Turkish

ir santimetreküp, bir kübün hacmi (uzunluk genişlik ve boyu bir santimetre olan)

CBD : English Turkish

teslimattan önce ödeme

CBFT : English Turkish

ir kübün hacmi (uzunluk genişlik ve boyu bir adım (30,48 cm) olan)

CBI : English Turkish

İngiliz Endüstrisi Konfederasyonu, İngiliz işçi sendikası

CBM : English Turkish

ir metreküp, bir kübün hacmi (uzunluk genişlik ve boyu bir metre olan)

CBS : English Turkish

"Columbia Broadcasting System (Columbia Yayın Sistemi)", ABD radyo ve televizyon yayın ağı

CBT : English Turkish

"Computer Based Training (Bilgisayar Destekli Eğitim)", (Bilgisayar) en azından bir bölümü bilgisayar üzerinden verilen meslekî eğitim

CBW : English Turkish

kimyasal ve biyolojik savaş, konvansiyonel olmayan savaş türü

CC : English Turkish

küp ölçü birimi (santimetreküp)

CC : English Turkish

n. karbon kağıdı kopyası, bir dökümanın kopyası (üçüncü bir yere gönderilen)

CC : English Turkish

adj. 200 olma, 190'dan 10 fazla olma

CCA : English Turkish

varlıkların değerini onların orijinal değerleri ile değilde yerlerine konulbilecek ikame malların değerleri ile tahmin eden hesaplama metodu