English Turkish
CIRSOID : English Turkish
adj. şişmiş bir damarla alakalı, şişmiş bir damara benzeyen (Tıp)
CIS : English Turkish
"CompuServe Information Service (CompuServe Bilgi Hizmetleri)", Ohio merkezli bir Amerikan şirket, dünya çapında internet erişim hizmetleri veren bir tedarikçi (1998 yılından beri American Online'ın bir alt şirketidir)
CIS : English Turkish
n. "Commonwealth of Independent States (Bağımsız Devletler Topluluğu)", eski Sovyetler Birliği üyesi bazı uluslar arasında oluşturulan topluluk
CIS-JORDAN : English Turkish
Trans-Ürdün, Ürdün-aşırı, Ürdün-ötesi
CISALPINE : English Turkish
adj. alplerin güneyinde olan
CISATLANTIC : English Turkish
adj. atlantiğin bu tarafında olan
CISC : English Turkish
Complex Instruction Set Computer (Karışık Komut Takımı Bilgisayarı), düşük düzeyli birkaç işlem yapabilen bilgisayar (Bilgisayar)
CISCO : English Turkish
n. beyaz balığa benzeyen ve Kuzey Amerika'ya özgü çeşitli tatlısu balıklarından her biri
CISCO SYSTEMS : English Turkish
Cisco Sistemleri, internet dağıtım ve bağlantı sistemleri üreten San Jose (California, ABD) merkezli dünya çapında bir bilgisayar iletişim şirketi
CISSOID : English Turkish
n. sarmaşık eğrisi, sisoid
CISSY : English Turkish
n. çıtkırıldım kimse, hanım avlâdı, muhallebi çocuğu, çekingen kimse, korkak
CIST : English Turkish
n. mezara ait kabir veya mezar kutusu; kutsal malzemeler kutusu
CISTERCIAN : English Turkish
n. manastırdan olan kimse (katı ve kurallı)
CISTERCIAN : English Turkish
adj. manastır ile ilgili
CISTERCIAN ORDER : English Turkish
n. Manastır Düzeni, Christian order founded in 1098 yılında Molesmolu Robert tarafından (Beyaz Rahipler olarak) kurulmuş ve Benediktlerin daha katı bir kolu olan Hıristiyan düzen
CISTERN : English Turkish
n. su deposu, rezervuar, sarnıç, mahzen, sıvı kesesi (vücut)
CISTERNA : English Turkish
n. bir vücut sıvısını tutan hazne (Anatomi)
CISTERNAL : English Turkish
adj. hazne ile alakalı (Anatomi)
CIT : English Turkish
n. mutlak farkındalık, mutlak bilgelik (Hinduizm)
CITADEL : English Turkish
n. hisar, iç kale, kale
CITATION : English Turkish
n. alıntı, eserden aktarma, celp, çağrı, takdirnâme [ask.], celp kâğıdı
CITATORY : English Turkish
adj. alıntı yapılan, anılan; dua edilen
CITE : English Turkish
v. alıntı yapmak, bahsetmek, anmak, aktarmak, celbetmek, çağırmak (mahkemeye), takdiri açıklamak
CITED : English Turkish
adj. alıntı; referans gösterilen
CITHER : English Turkish
n. kanun türünden bir çalgı
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani