Multilingual Turkish Dictionary English Turkish

COLLARBONE : English Turkish

n. köprücük kemiği

COLLARD : English Turkish

n. bir tür lahana, lahana çeşidi

COLLARET : English Turkish

n. yaka

COLLARETTE : English Turkish

n. yaka

COLLARLESS : English Turkish

adj. yakasız, yakası olmayan (boynu çevreleyen gömlek parçası; köpek veya başka bir hayvanın boyunun etrafına takılan kayış)

COLLATE : English Turkish

v. karşılaştırmak (yazı), karşılaştırarak okumak, sıralamak (sayfaları)

COLLATERAL : English Turkish

n. tamamlayıcı teminat; soydaş

COLLATERAL : English Turkish

adj. yan; paralel; yardımcı, tâli, aynı amaçlı olan, tamamlayıcı, kökeni aynı olan

COLLATERAL DAMAGE : English Turkish

ek zarar, ikincil zarar

COLLATERAL SECURITY : English Turkish

tamamlayıcı teminat

COLLATERALISE : English Turkish

v. teminat altına almak, teminat olarak sağlamak, bir şeyi bir borç karşılığı teminat olarak göstermek (ayrıca 'collateralize')

COLLATERALITY : English Turkish

n. karşı teminat, güvenlik, depozito; dolaylılık, ilgili ancak ikinci olma niteliği

COLLATERALIZE : English Turkish

v. teminat altına almak, teminat olarak sağlamak, bir şeyi bir borç karşılığı teminat olarak göstermek (ayrıca 'collateralise')

COLLATERALLY : English Turkish

adv. tamamlayıcı olarak, dolaylı olarak, dolambaçlı olarak, dolaylı bir şekilde

COLLATION : English Turkish

n. karşılaştırma; tanımlama; hafif yemek, aperatif

COLLATIONAL : English Turkish

adj. harmanlama ile ilgili, hafif yemekle ilgili; karşılaştırmalı edebiyat eleştirisi ile ilgili

COLLATOR : English Turkish

n. karşılaştıran kimse, kitapları denetleyen ve karşılaştıran kimse

COLLEAGUE : English Turkish

n. meslektaş, iş arkadaşı

COLLECT : English Turkish

n. ayinlerde okunan kısa dua

COLLECT : English Turkish

v. bir araya getirmek, biriktirmek, toplamak, toparlamak, toplanmak, birikmek; koleksiyon yapmak; derlemek; uğrayıp almak, almak; tahsil etmek

COLLECT : English Turkish

adv. ödemeli

COLLECT : English Turkish

adj. ödemeli

COLLECT AND COLLATE EVIDENCE : English Turkish

delil toplamak ve karşılaştırmak, delil toplamak ve düzenlemek

COLLECT CALL : English Turkish

n. ödemeli arama, ödemeli telefon

COLLECT EVIDENCE : English Turkish

delil toplamak, görgü tanıklarını bir araya getirmek, kanıt toplamak