English Turkish
DEEP FREEZER : English Turkish
n. dondurucu
DEEP FREEZING : English Turkish
derin dondurma, derin dondurucuda düşük sıcaklıkta uzun süre saklanacak yiyeceklerin hızlı bir şekilde dondurulması
DEEP FRIED : English Turkish
adj. bol yağda kızartılmış
DEEP FROZEN : English Turkish
dondurulmuş, dondurulup saklanmış
DEEP FRYER : English Turkish
n. derin kızartma tavası, fritöz
DEEP FRYING : English Turkish
derin yağda kızartma, derin tavada kaynayan yağda kızartma
DEEP FRYING PAN : English Turkish
n. derin kızartma tavası, fritöz
DEEP IMPRESSION : English Turkish
üyük tesir, güçlü etki
DEEP IN A BOOK : English Turkish
kitaba dalmak, kitabı dikkatli bir şekilde okumak, kitaba dalmak veya kapılmak
DEEP IN DEBT : English Turkish
orca batmış, büyük finansal borç içinde, büyük ölçüde borçlanmış, çok para borcu olan
DEEP IN HIS HEART : English Turkish
kalbinin derinliklerinde, kalbinin her köşesinde, kalbinde saklı
DEEP IN THE GROUND : English Turkish
derin toprak içinde, yüzeyden aşağı çok derinde
DEEP IN THOUGHT : English Turkish
derin düşünceye dalmış, tüm dikkatini düşüncelerine vermiş
DEEP INSIDE : English Turkish
içinde, yüreğinde, kalbinin derinliklerinde
DEEP INSIDE HIM : English Turkish
içinde bir yerde, kalbinin derinliklerinde
DEEP INTO THE NIGHT : English Turkish
gecenin ilerlemiş saatlerinde, gecenin ortalarına doğru
DEEP LAID : English Turkish
adj. enine boyuna düşünülmüş, gizli ve kapsamlı, gizli ve ustaca hazırlanmış
DEEP MIRE : English Turkish
derin batak, kötü durum, çıkmaz, talihsiz durum
DEEP MOURNING : English Turkish
derin yas, büyük üzüntü, matem
DEEP MOUTHED : English Turkish
adj. deep mouthed, yüksek ve yankılanan sesi olan
DEEP OF WINTER : English Turkish
kara kış, kış ortası, kışın en soğuk zamanı
DEEP PLUNGE OF PRICES : English Turkish
üyük fiyat düşüşü, ani fiyat düşüşü, büyük ölçüde fiyat indirimi
DEEP POCKET : English Turkish
maddi durumu iyi olan, ok geliri olan, zengin
DEEP PURPLE : English Turkish
Britanyalı bir heavy rock müzik grubu
DEEP READ : English Turkish
adj. çok okumuş, çok bilgili, derin okuyan
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani