English Turkish
DEPRAVER : English Turkish
n. bozan, ahlaksızlaştıran, dejenere eden, baştan çıkaran
DEPRAVITY : English Turkish
n. ahlâk bozukluğu, ahlaksızlık; günahkârlık, fesat
DEPRECATE : English Turkish
v. karşı çıkmak, itiraz etmek
DEPRECATED : English Turkish
adj. sevilmeyen, protesto edilen, onaylanmayan; küçümsenen, aşağılanan, hor görülen, küçük düşürülen
DEPRECATING : English Turkish
adj. itiraz eden, karşı koyan, küçümseyen, olumsuz
DEPRECATINGLY : English Turkish
adv. beğenmeyerek, onaylamayarak; hor görerek, küçümseyerek
DEPRECATION : English Turkish
n. karşı koyma, itiraz
DEPRECATIVE : English Turkish
adj. ayıplayarak, eleştirerek; hor görerek, küçümseyerek
DEPRECATOR : English Turkish
n. karşı çıkan kişi, itirazcı
DEPRECATORILY : English Turkish
adv. beğenmeyerek, onaylamayarak; hor görerek, küçümseyerek; özür dileyerek
DEPRECATORY : English Turkish
adj. karşı çıkan, uygun bulmayan; küçümseyen
DEPRECIABLE : English Turkish
adj. amorti edilebilir, aşınabilir, değeri düşülebilir (bir para birimi veya mal)
DEPRECIATE : English Turkish
v. küçük düşürmek, küçümsemek, değerini düşürmek; ucuzlatmak, değeri düşmek
DEPRECIATINGLY : English Turkish
adv. kötüleyici bir şekilde, küçük düşürerek
DEPRECIATION : English Turkish
n. küçültme, değerini düşürme, değeri düşme, amortisman
DEPRECIATION ALLOWANCE : English Turkish
tenzilat, indirim, amortisman indirimi, eskime nedeniyle bir varlığın değerinde yapılan indirim
DEPRECIATION EXPENSES : English Turkish
amortisman giderleri, şirket varlıkları değerinde bir düşüşü gösteren bir kâr-zarar raporunda yer alan harcamalar (Muhasebe)
DEPRECIATION OF RATES : English Turkish
amortisman oranları, değer düşüşü oranları
DEPRECIATIVE : English Turkish
adj. eleştiren, yeren, küçük düşüren, küçümseyen, değer düşüren
DEPRECIATIVELY : English Turkish
adv. eleştirerek, yererek, küçük düşürerek, küçümseyerek, değer düşürerek
DEPRECIATOR : English Turkish
n. değeri düşüren kimse veya şey (bir para birimi veya bir malın); küçük düşüren, küçümseyen, hor gören, aşağılayan
DEPRECIATORY : English Turkish
adj. küçültücü, değer düşürücü, küçümseyici
DEPREDATE : English Turkish
v. kırıp geçirmek, yağmalamak, talan etmek
DEPREDATION : English Turkish
n. hasar verme, hasar; yağmalama, talan
DEPREDATOR : English Turkish
n. yağmacı, soyguncu, çapulcu
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani