English Turkish
DIAPHYSEAL : English Turkish
adj. bir kemiğin yatağıyla ilgili (Anatomi)
DIAPHYSIAL : English Turkish
adj. bir kemiğin yatağıyla ilgili (Anatomi)
DIAPHYSIS : English Turkish
n. bir kemiğin yatağı, bir kemiğin ana bölümü (Anatomi)
DIAPOPHYSIS : English Turkish
n. diyapofiz, omur çıkıntısı (Anatomi)
DIAPOSITIVE : English Turkish
n. diyapozitif, saydam fotoğraf, saydam pozitif fotoğraf, saydam bir film üzerine üretilen pozitif fotoğraf imajı
DIARCHY : English Turkish
n. iki hükümdarlı yönetim
DIARISE : English Turkish
v. (Britanya İngilizcesi) günlük tutmak, günlüğe kaydetmek, hatıra defterine yazmak (diarize olarak da yazılır)
DIARIST : English Turkish
n. günlük tutan kimse
DIARIZE : English Turkish
v. günlük tutmak, günlüğe yazmak, hatıra defterine yazmak
DIARRHEA : English Turkish
n. ishal, diyare; amel
DIARRHEAL : English Turkish
adj. ishal ile ilgili, ishale özgü, bağırsakların anormal hareketliliğiyle ilgili
DIARRHEIC : English Turkish
adj. ishal ile ilgili, ishale özgü, bağırsakların anormal hareketliliğiyle ilgili
DIARRHETIC : English Turkish
adj. ishal ile ilgili, ishale özgü, bağırsakların anormal hareketliliğiyle ilgili
DIARRHOEA : English Turkish
n. ishal, diyare; amel
DIARRHOEAL : English Turkish
adj. ishal ile ilgili, ishale özgü, bağırsakların anormal hareketliliğiyle ilgili
DIARRHOEIC : English Turkish
adj. ishal ile ilgili, ishale özgü, bağırsakların anormal hareketliliğiyle ilgili
DIARTHROSIS : English Turkish
n. diyatroz, eklem, oynak, birleşme yeri (Anatomi)
DIARY : English Turkish
n. günlük, hatıra defteri, ajanda; jurnal
DIARY KEEPER : English Turkish
günlük tutan kimse
DIAS : English Turkish
n. Dias, soyadı; Bartolomeu Dias (c
1500), Ümit Burnu'nu keşfeden Portekiz gezgin
DIASCHISIS : English Turkish
n. diyaşiz, beynin bir bölgesinin yaralanmasından dolayı başka bir bölümünde ortaya çıkan fonksiyon düşüklüğü
DIASPORA : English Turkish
n. Diaspora, Yahudi sürgünü, aynı aile mensupları arasındaki Yahudilerin İsrail dışındaki ülkelere dağılımı (Babil esaretinden sonra); bugün İsrail dışında yaşayan Yahudi topluluğu için kullanılan terim
DIASPORA : English Turkish
n. sürgünden sonra dağılmış yahudi, yahudilerin sürgünden sonra dünyaya yayılması
DIASPORA JEWRY : English Turkish
Yahudi halkı diasporası, İsrail toprakları dışında yaşayan Yahudiler
DIASPORE : English Turkish
n. diyaspor, bir bitkiden dağılan spor veya tohum (Botanik); doğal alüminyum hidrat, parıltılı alüminyum hidrat
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani