English Turkish
ENTENTE : English Turkish
n. antant
ENTENTE CORDIALE : English Turkish
kordiale antantı, 1904 yılında Fransa ve İngiltere arasında yapılan pakt
ENTER : English Turkish
v. girmek, giriş yapmak, girmek [bilg.], içeriye girmek, içeri girmek; katılmak; kaydolmak, yazılmak, kaydetmek, yazmak, sokmak; gümrük beyanında bulunmak; sahneye çıkmak
ENTER A BOY AT A SCHOOL : English Turkish
ir çocuğu okula kaydetmek, bir çocuğu okula kaydettirmek
ENTER A CAVEAT : English Turkish
işlemlerin askıya alınması için ihtar çekmek, bir ihtar notu kayda geçirmek; işlemlerin durdurulması için bir ikaz/ihtar kayda geçirmek (Hukuk)
ENTER A CAVEAT AGAINST : English Turkish
muhalefet ifade edilene kadar işlemlerin durdurulması için ikaz çekme, itiraz dile getirilene kadar işlemlerin durdurulması için yapılan ihtar çekme
ENTER A HOSPITAL : English Turkish
v. hastaneye yatmak
ENTER A NEW YEAR : English Turkish
v. yeni bir yıla girmek
ENTER A PLEA : English Turkish
savunma delili sunmak, bir mahkeme salonunda bir savunma argümanını sunmak
ENTER A PROTEST : English Turkish
v. protesto etmek
ENTER A ROOM : English Turkish
v. bir odaya girmek
ENTER A WORD IN A DICTIONARY : English Turkish
sözlüğe bir kelime eklemek
ENTER AN ACTION : English Turkish
v. dava açmak
ENTER AN ACTION AGAINST SOMEONE : English Turkish
v. birisine karşı bir harekete girişmek, birisine karşı dava açmak; bir kimseye karşı yasal bir suçlamada bulunmak
ENTER AN AFFIDAVIT : English Turkish
v. (Hukuk) deklerasyon yapmak, bildiri yayınlamak; beyanname kayda geçirmek, bir taahhüt vermek
ENTER IN A LIST : English Turkish
listeye girmek, bir listeye yazılmak; liste üzerine yazmak
ENTER IN THE BOOK : English Turkish
v. deftere işlemek
ENTER INTO : English Turkish
v. girmek, kaydolmak, katılmak, girişmek, başlamak, duygularına katılmak, rol oynamak
ENTER INTO A BOND WITH : English Turkish
-'ile anlaşma yapmak,
'ile sözleşme yapmak
ENTER INTO A CONTRACT : English Turkish
-'ile anlaşma yapmak; bir sözleşmeye katılmak, bir sözleşmeye taraftar olmak, bir anlaşma imzalamak
ENTER INTO A NEW UNDERTAKING : English Turkish
v. yeni bir taahhüt altına girmek, yeni bir girişimde yer almak veya yeni bir taahhüt imzalamak
ENTER INTO AN AGREEMENT WITH SMB : English Turkish
v. anlaşma yapmak
ENTER INTO CONVERSATION : English Turkish
konuşmaya dahil olmak, tartışmaya katılmak
ENTER INTO DETAILS : English Turkish
detaylara girmek, çok fazla bilgi vermek
ENTER INTO NEGOTIATIONS : English Turkish
müzakerelere başlamak, bir uzlaşı veya anlaşma ile neticelenmesi amaçlanan görüşmelere başlamak
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani