English Turkish
EXTENDEDLY : English Turkish
adv. uzatmalı bir şekilde, uzatılmış bir tarzda, uzun uzadıya, enine boyuna, çok uzun/ayrıntılı bir şekilde
EXTENDER : English Turkish
n. bir maddeye miktarını artırmak için ilave edilen şey (ör. boya veya tutkal)
EXTENDIBILITY : English Turkish
n. uzayabilir veya uzatılabilirlik, tüm uzunluğu boyunca çekilebilir olma, gerdirilebilirlik
EXTENDIBLE : English Turkish
adj. uzatılabilir, gerdirilebilir, elastik, tüm uzunluğuna kadar çekilebilir
EXTENDING : English Turkish
n. uzatma
EXTENSIBILITY : English Turkish
n. uzayabilirlik, uzama kabiliyeti
EXTENSIBLE : English Turkish
adj. genişletilebilir, uzatılabilir, gerdirilebilir, daha uzun olması için çekilebilir
EXTENSIBLE HYPERTEXT MARKUP LANGUAGE : English Turkish
n. Genişletilebilir Köprü Metni İşaretleme Dili, XHTML, HTML ve XML karışımı olan işaretleme dili
EXTENSIBLE MARKUP LANGUAGE : English Turkish
Genişletilebilir İşaretleme Dili, HTML belgeleri yaratmak ve tasarlamak için SGML standardının en basit versiyonu (İnternet sitelerinde kullanmak için uygundur), XML
EXTENSILE : English Turkish
adj. uzatılabilir, genişletilebilir, açılır kapanır
EXTENSION : English Turkish
n. uzatma, genişletme, artırma, temdit, uzatılma, ek, ilave, uzantı, ekleme; dahili telefon hattı
EXTENSION BOARD : English Turkish
n. dahili santral
EXTENSION CORD : English Turkish
uzatma kablosu
EXTENSION COURSE : English Turkish
harici kurs, ilave sınıf, gelişmiş/ileri çalışma kursu
EXTENSION FLEX : English Turkish
n. uzatma kablosu, uzatma kordonu
EXTENSION LADDER : English Turkish
n. sürgülü merdiven, portatif merdiven
EXTENSION LINE : English Turkish
ana hatta ilave olarak yapılan telefon hattı
EXTENSION OF REMAND : English Turkish
tutukluluğun uzatılması, gözaltı süresinin uzatılması
EXTENSION OF VALIDITY : English Turkish
geçerliliğin uzatılması, yasal geçerlilik veya yürürlük süresinin uzatılması
EXTENSION TABLE : English Turkish
açılır kapanır masa
EXTENSIONS : English Turkish
n. saç uzatma, takma saç, saç örme, saç örgüsü
EXTENSIVE : English Turkish
adj. uzatılmış, geniş, yaygın, geniş ölçüde yapılan, engin
EXTENSIVE AGRICULTURE : English Turkish
yaygın tarım, genişletilmiş ziraat, büyük alanlar üzerinde tahıl/ekin yetiştirmeye dayalı çiftçilik
EXTENSIVE COMMERCIAL ACTIVITY : English Turkish
yaygın/geniş ticari aktivite, uzaklara erişen satış aktivitesi
EXTENSIVE COVERAGE : English Turkish
medya tarafından yapılan geniş kapsamlı haber
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani