English Turkish
HELICOBACTER PYLORI : English Turkish
n. helikobakter, H. pylori, midede ya da ince bağırsakta ülser ve yangıya neden olan spiral şeklinde bakteri türü
HELICOID : English Turkish
adj. helikoit
HELICOIDAL : English Turkish
adj. zikzak şeklinde, spiral şeklinde, büklüm şeklinde
HELICON : English Turkish
n. güzel sanat ilâhelerinin dağı [mit.]
HELICON : English Turkish
n. helikon, burma boru, çoğunlukla askerler ve yürüyüş bandoları tarafından kullanılan ve omuz etrafına sarılan bas tuba
HELICOPTER : English Turkish
n. helikopter
HELICOPTER : English Turkish
v. helikopter ile uçmak
HELICOPTER CARRIER : English Turkish
helikopter taşıyıcısı, helikopter taşıması ve bakımı sağlayan savaş gemisi
HELICOPTER GUNSHIP : English Turkish
savaş helikopteri
HELICOPTER PARENT : English Turkish
n. helikopter ebeveyn, helikopter aile, (Gayriresmî) çocuğunu aşırı derecede izleyen ve koruyan anne veya baba
HELIO : English Turkish
pref. güneş, helyo
HELIOCENTRIC : English Turkish
adj. güneş merkezli, güneşi merkez alan
HELIOCENTRICALLY : English Turkish
adv. güneş merkezli (güneşin evrenin merkezi olduğunu düşünen) bir şekilde, güneş merkezine bağlı bir şekilde
HELIOCENTRICITY : English Turkish
n. güneşin evrenin merkezi olduğunu düşünen, güneş merkezcilik
HELIOCHROMY : English Turkish
n. renkli fotoğrafçılık
HELIOGRAM : English Turkish
n. ayna telgrafı, ışıkla gönderilen haber
HELIOGRAPH : English Turkish
n. helyograf, güneşin fotoğrafını çeken alet, ayna telgrafı, pırıldak
HELIOGRAPH : English Turkish
v. pırıldak ile işaret vermek, ayna telgrafı çekmek
HELIOGRAVIRE : English Turkish
n. fotogravür, klişe yapma
HELIOGRAVURE : English Turkish
n. helyogravür, gravürle üretilen baskı, fotogravür
HELIOLATRY : English Turkish
n. güneşe tapınma
HELIOPAUSE : English Turkish
n. (Astronomi) helyosafir (güneş küresi) çeperi
HELIOPHILOUS : English Turkish
adj. güneşçil, güneşe ilgi duyan, güneş ışığı tercih eden; (Botanik) tam güneş ışığında yetişebilme özelliği
HELIOPHOBIC : English Turkish
adj. helyofobik, güneşten korkan, güneş ışığına maruz kalmaktan korkan, güneşten sakınan; güneşe hassas
HELIOS : English Turkish
n. Helios, (Yunan Mitolojisi) altın savaş arabasını her gün güneş boyunca süren güneş tanrısı
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani