Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
HILARY : English Turkish

n. Hilary, kadın ismi

HILARY TERM : English Turkish

n. adli yıl, yarıyıl, sömestr, üniversite deversi

HILDA : English Turkish

n. Hilda, kadın ismi; Utah'da bir kasaba (ABD); Güney Carolina’da bir kasaba (ABD)

HILIGAYNON : English Turkish

n. Hiligaynon, Ilonggo, Filipinler'de konuşulan Austronesia dili

HILL : English Turkish

n. yığın, tepe, tepecik, yokuş

HILL : English Turkish

v. tepe oluşturmak, tepelemek, toprak yığmak, yığmak

HILL CLIMB : English Turkish

n. tırmanma

HILL START : English Turkish

yokuşta arabayı çalıştırmak, yokuş yukarı iken park halindeki arabayı çalıştırmak

HILL UP : English Turkish

toprak yığmak

HILLARY : English Turkish

n. Hillary, kadın ismi

HILLARY CLINTON : English Turkish

Hillary Clinton, (1947 doğumlu) ABD Cumhurbaşkanı Bill Clinton'un karısı (hükümet üzerinde büyük etkisi olan biri olarak bilinir)

HILLBILLY : English Turkish

n. çiftçi, dağ köylüsü

HILLBILLY MUSIC : English Turkish

köy müziği

HILLED : English Turkish

adj. tepeli, tepelik, tepeleri olan

HILLEL : English Turkish

n. Hillel, soyadı (İbranice)

HILLEL HAZAKEN : English Turkish

Hillel Hazaken, irfan ve ılımlılığı ile bilinen İkinci Tapınak Dönemi'nde büyük bilge

HILLEL SCHOOL : English Turkish

Hillel okulu, İncil kurallarının sosyal uzlaşma ve müşvik görüşlerini destekleyen Talmud kitabına ait terbiye

HILLFORT : English Turkish

n. iyi korunan yüksek kale, bir tepede yüksek bir şekilde konumlandırılmış ve en azından bir duvarı taş ve topraktan inşa edilmiş yapı

HILLINESS : English Turkish

n. tepeli olma, tümseklik, bozukluk

HILLING : English Turkish

n. tepeleme, toprak yığma, bitkilerin etrafına toprak yığma

HILLMAN : English Turkish

n. dağlı

HILLOCK : English Turkish

n. tümsek, tepecik

HILLSIDE : English Turkish

n. yamaç, dağ eteği

HILLTOP : English Turkish

n. tepe doruğu

HILLY : English Turkish

adj. tepelik, dağlık