English Turkish
INSERTING A PACEMAKER : English Turkish
kalp atışlarını düzenleyen bir alet yerleştirmek, normal kalp atışları sağlayan bir aygıtı ameliyatla yerleştirmek
INSERTION : English Turkish
n. sokma, ek, ilave, ilan
INSET : English Turkish
n. ekli küçük resim, atma, ek, ilave
INSET : English Turkish
v. arasına koymak, ilave etmek
INSHALLAH : English Turkish
n. inşallah, (Arapça) Allah isterse
INSHEATHE : English Turkish
v. kılıfa koymak, bir kılıf içine yerleştirmek (ensheathe olarak da yazılır)
INSHORE : English Turkish
adj. sahilde, kıyıda, kıyı
INSHORE : English Turkish
adv. kıyıya doğru, kıyı yakınında
INSHORE OF : English Turkish
adv. kıyıya daha yakın
INSHORE OF A SHIP : English Turkish
adv. kıyıyla gemi arasında
INSIDE : English Turkish
n. iç, iç taraf, karın
INSIDE : English Turkish
adj. iç, içteki, dahili
INSIDE : English Turkish
adv. içeride, içeriye
INSIDE : English Turkish
prep. içinde, içine, içerisinde
INSIDE DOPE : English Turkish
n. bilgi, yanıltıcı bilgi
INSIDE EDITION : English Turkish
sadece belli bir bölgede (şirket üniversite vs) kullanım için amaçlanmış versiyon veya baskı
INSIDE INFORMATION : English Turkish
içeri bilgisi, dâhili bilgi; sadece içerideki kimseler tarafından bilinen sır bilgi (Ekonomik)
INSIDE JOB : English Turkish
içeriden destekli eylem, içerinden bağlantılı suç, bir şirket veya teşkilata karşı içeriden biri tarafından veya içeriden birinin yardımıyla işlenen suç
INSIDE LANE : English Turkish
n. iç kulvar
INSIDE LEFT : English Turkish
sol iç, sol iç oyuncu, yeri hücum ve savunma arasında bulunan top oyuncusu, sahanın merkezinde oynayan top oyuncusu
INSIDE OF : English Turkish
içinde, zarfında, içerisinde
INSIDE OUT : English Turkish
çok iyi bir şekilde, derinlemesine, mükemmelce; içi dışına dönmüş, tersyüz olmuş (giysilerde)
INSIDE RIGHT : English Turkish
sağ iç, sağ iç oyuncu, yeri hücum ve savunma arasında bulunan top oyuncusu, sahanın merkezinde oynayan top oyuncusu
INSIDE STORY : English Turkish
n. kaynaktan gelen haber
INSIDE THE BELTWAY : English Turkish
Beltway içinde, çevreyolu içinde, Washington DC'nin siyasi ve sosyal ortamı ile ilgili (Washington DC'yi çevreleyen çevre yoluna atfen kullanılır)
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani