Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
LOOSE CASTE : English Turkish

v. toplumdaki saygınlığını yitirmek

LOOSE CHANGE : English Turkish

n. bozuk para

LOOSE COUNTENANCE : English Turkish

n. kontrolünü kaybetmek, heyecanlanmak

LOOSE DRESS : English Turkish

n. bol elbise

LOOSE ENDS : English Turkish

n. yarım kalmığ işler, yarım kalmış işler

LOOSE FLESH : English Turkish

v. zayıflamak, kilo kaybetmek

LOOSE JOINTED : English Turkish

adj. gevşek eklemli, oynak eklemli, esnek

LOOSE OFF : English Turkish

ateşlemek, atmak, ateş etmek

LOOSE OFF AT : English Turkish

v. bağırıp çağırmak, parlamak

LOOSE ONE'S CREDIT : English Turkish

v. gözden düşmek

LOOSE ONE'S FOOTING : English Turkish

n. ayağı kaymak, tökezlemek

LOOSE ONE'S MARBLES : English Turkish

aklını kaçırmak, keçileri kaçırmak

LOOSE ONE'S PATIENCE : English Turkish

v. sabrı taşmak, sabrı kalmamak

LOOSE ONE'S SEAT : English Turkish

v. attan düşmek, seçimi kaybetmek, yerinden olmak, koltuğunu kaptırmak

LOOSE ONE'S SELF CONTROL : English Turkish

v. kontrolünü kaybetmek, kendini tutamamak, iradesini kaybetmek

LOOSE ONE'S SENSES : English Turkish

v. aklını kaçırmak, çıldırmak, delirmek

LOOSE ONE'S SIGHT : English Turkish

v. görme yeteneğini kaybetmek, kör olmak

LOOSE SIGHT OF : English Turkish

v. gözden kaybetmek, görememek, haber alamamak, unutmak, dikkate almamak

LOOSE THE THREAD : English Turkish

v. ipin ucunu kaçırmak

LOOSE TONGUE : English Turkish

düşük çene

LOOSELEAF : English Turkish

adj. sayfa eklenebilen, sayfaları çıkarılabilen

LOOSEN : English Turkish

v. çözmek, açmak, gevşetmek, söktürmek, yumuşatmak, gevşemek, çözülmek, açılmak

LOOSEN THE PURSE STRINGS : English Turkish

kesenin ağzını açmak, harcamaları artırmak

LOOSEN UP : English Turkish

açmak, gevşetmek, ısınmak, kaslarını gevşetmek, açılmak

LOOSENESS : English Turkish

n. gevşeklik, düzensizlik, bolluk, kararsızlık, serbestlik, ishal, hafiflik, hoppalık