Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
PLEASE USE WAX : English Turkish

cila kullanın lütfen

PLEASE WAIT TO BE SEATED : English Turkish

lütfen bekleyin

PLEASE WEIGH ME 300 GRAMS : English Turkish

300 gram tartın lütfen

PLEASE WRITE IT HERE : English Turkish

lütfen buraya yazın

PLEASE WRITE YOUR ADDRESS HERE : English Turkish

uraya adresinizi yazın lütfen

PLEASE YOURSELF : English Turkish

interj. canının istediğini yap, keyfine bak, tadını çıkar

PLEASE, CROWN THIS TOOTH : English Turkish

lütfen bu disi kaplayin

PLEASE, DO SOMETHING FOR THE PAIN : English Turkish

lütfen ağrıyı giderecek bir şeyler yapın

PLEASED : English Turkish

adj. memnun, hoşnut, keyifli

PLEASING : English Turkish

adj. hoşa giden, memnuniyet verici, hoş

PLEASURABLE : English Turkish

adj. zevkli, hoş, hoşa giden

PLEASURE : English Turkish

n. zevk, haz, sevinç, keyif, memnuniyet, istek, irade

PLEASURE BOAT : English Turkish

eğlence gemisi

PLEASURE GROUND : English Turkish

lunapark, eğlence yeri

PLEASURE SEEKING : English Turkish

adj. zevk düşkünü, eğlence düşkünü

PLEASURE WITHOUT ALLOY : English Turkish

n. tam bir keyif, eksiksiz bir memnuniyet

PLEAT : English Turkish

n. pli, plise, kırma

PLEAT : English Turkish

v. pli yapmak, katlamak

PLEATED : English Turkish

adj. büzgülü, katlanmış

PLEBE : English Turkish

n. deniz harp okulunun en yeni öğrencisi

PLEBEIAN : English Turkish

n. plep, halk tabakasından kimse

PLEBEIAN : English Turkish

adj. halk tabakasına özgü, bayağı

PLEBISCITE : English Turkish

n. referandum, halkoylaması, halk tabakasının temsil ettiği hukuk (roma)

PLECK : English Turkish

n. son isim, soyadı

PLECTRUM : English Turkish

n. pena, mızrap