English Turkish
OVERDILIGENTLY : English Turkish
adv. aşırı çalışkan bir şekilde, aşırı titiz bir şekilde
OVERDIVERSIFICATION : English Turkish
n. aşırı çeşitlilik, fazla çeşitlendirme
OVERDIVERSIFIED : English Turkish
adj. aşırı çeşitli, aşırı farklı
OVERDIVERSIFY : English Turkish
v. aşırı çeşitlendirmek, aşırı farklılaştırmak
OVERDIVERSITY : English Turkish
n. aşırı çeşitlilik, çok fazla çeşitlilik
OVERDO : English Turkish
v. abartmak, aşırıya kaçmak, fazla yapmak, aşırı yormak, fazla özenmek, fazla pişirmek, fazla abartmak, fazla kullanmak
OVERDO IT : English Turkish
fazla kaçırmak, çok fazla yapmaya çalışmak, aşırıya kaçmak; abartmak
OVERDOER : English Turkish
n. dozunu kaçıran kimse, aşırıya kaçan kimse, abartan kimse
OVERDONE : English Turkish
adj. abartılı, bitkin, fazla pişmiş
OVERDOSAGE : English Turkish
n. aşırı doz, doz aşımı
OVERDOSE : English Turkish
n. aşırı doz, doz aşımı
OVERDOSE : English Turkish
v. aşırı dozda vermek, aşırı dozda kullanmak
OVERDRAFT : English Turkish
n. fazla para çekme, kredi limitini aşma
OVERDRAMATIC : English Turkish
adj. aşırı dramatik, gereğinden çok dramatik, abartılı biçimde rol yapılmış
OVERDRAMATICALLY : English Turkish
adv. aşırı dramatik bir biçimde, gereğinden fazla dramatik bir biçimde, fazla sansasyonel olacak şekilde, fazlasıyla teatral bir biçimde
OVERDRAMATISE : English Turkish
v. aşırı dramatize etmek, aşırı dramatik bir biçimde canlandırmak; aşırı dramatik bir şekilde ifade etmek (ayrıca overdramatize)
OVERDRAMATIZE : English Turkish
v. aşırı dramatize etmek, aşırı dramatik bir biçimde canlandırmak; aşırı dramatik bir şekilde ifade etmek (ayrıca overdramatise)
OVERDRAW : English Turkish
v. fazla para çekmek, abartarak anlatmak, fazla germek (yay vb.)
OVERDRAWN : English Turkish
adj. limiti aşmış, eksi bakiyeye sahip olan, banka hesabındaki çekmek için var olan para miktarını aşan; abartılı bir biçimde çekilmiş
OVERDRESS : English Turkish
n. üst giysi
OVERDRESS : English Turkish
v. aşırı şık giyinmek, giyimde aşırıya kaçmak
OVERDRESSED : English Turkish
adj. aşırı şık giyinmiş, züppe görünüşlü; göz alıcı bir şekilde giyinmiş; duruma göre çok resmi giyinmiş
OVERDRINK : English Turkish
v. ölçüyü kaçırmak, çok fazla içmek (özellikle alkollü içecekler)
OVERDRIVE : English Turkish
v. aşırı hız yapmak, büyük vitesle gitmek
OVERDRIVE : English Turkish
n. aşırı hız düzeni
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani