Multilingual Turkish Dictionary English Turkish

PRIVILEGE OF SELF DEFENSE : English Turkish

n. savunma hakkı, nefs i müdafaa hakkı

PRIVILEGED : English Turkish

adj. ayrıcalıklı, imtiyazlı, seçkin, muaf, öncelikli

PRIVITY : English Turkish

n. özel olma, kişisellik, kişiye özellik, gizli bilgi, ortaklık, ortak çıkar ilişkisi

PRIVY : English Turkish

n. ortak, tuvalet

PRIVY : English Turkish

adj. özel, saklı, kapalı, korunmuş, gizli, mahrem

PRIVY COUNCIL : English Turkish

özel meclis [brit.], kraliyet danışma meclisi

PRIVY PARTS : English Turkish

mahrem yerleri

PRIVY SEAL : English Turkish

kraliyet mührü, hükümdarlık mührü

PRIVY SIGNET : English Turkish

n. hükümdar mührü, kral mührü

PRIX DE L'ARC DE TRIOMPHE : English Turkish

n. 2400 metre üzerinde koşulan üç yaş ve üzeri atların oldukça itibarlı Dünya Şampiyonası yarışı (Paris'te koşulan yarış, Fransa)

PRIZE : English Turkish

n. ödül, mükâfat, ikramiye, çok istenen şey, ganimet, kaldıraç, manivela

PRIZE : English Turkish

v. takdir etmek, değer vermek, değer biçmek, ganimet almak, kaldıraçla kaldırmak, manivela ile açmak

PRIZE : English Turkish

adj. ödül olarak verilen, ödül kazanan, ödüle lâyık, madalyalı, tam, su katılmadık

PRIZE COMPETITION : English Turkish

n. ödüllü yarışma

PRIZE COURT : English Turkish

savaş ganimetleri mahkemesi

PRIZE FIGHT : English Turkish

ödüllü boks maçı

PRIZE FIGHTER : English Turkish

profesyonel boksör

PRIZE LIST : English Turkish

v. ödül kazananlar listesi, ikramiye listesi

PRIZE MONEY : English Turkish

n. para ödülü, ganimet olarak elde edilen para

PRIZE OPEN : English Turkish

v. kaldıraçla açmak, manivela ile açmak

PRIZE QUESTION : English Turkish

n. ödüllü soru

PRIZE RING : English Turkish

n. ring, boks ringi

PRIZE UP : English Turkish

v. kaldıraçla kaldırmak

PRIZE WINNER : English Turkish

n. ödül kazanan kimse, ikramiye sahibi

PRIZE WINNING : English Turkish

adj. ödül kazanan