Multilingual Turkish Dictionary English Turkish

PRO : English Turkish

n. taraftar, profesyonel, profesyonel kimse

PRO : English Turkish

adj. lehte

PRO : English Turkish

prep. için

PRO : English Turkish

adv. lehinde, için

PRO : English Turkish

pref. önce, önceki, ön, yerinde, yerine geçen, taraftarı, yanlısı

PRO AND CON : English Turkish

leyhte ve aleyhte

PRO FORMA : English Turkish

içimsel, tahmini, geçici, proforma

PRO RATA : English Turkish

oranlı

PRO TEMP : English Turkish

adv. geçici olarak, şimdilik, eğreti olarak

PRO TEMPORE : English Turkish

geçici olarak, şimdilik, eğreti olarak

PROBABILITY : English Turkish

n. olasılık, ihtimal

PROBABILITY CALCULUS : English Turkish

n. ihtimal hesabı, olasılık hesabı

PROBABLE : English Turkish

adj. olası, mümkün, muhtemel, akla yatkın, makul

PROBABLY : English Turkish

adv. muhtemelen, olasılıkla, galiba, belki de

PROBATE : English Turkish

n. vasiyetnamenin onaylanması, vasiyetnamenin ispatı

PROBATE : English Turkish

v. vasiyetnameyi onaylamak, vasiyetnameyi açmak

PROBATE COURT : English Turkish

veraset mahkemesi

PROBATE DUTY : English Turkish

n. veraset vergisi

PROBATION : English Turkish

n. deneme süresi, staj, deneme, göz hapsinde tutma

PROBATION OFFICER : English Turkish

gözetim memuru, göz hapsinde tutan görevli

PROBATION PERIOD : English Turkish

deneme süresi, staj süresi

PROBATIONARY : English Turkish

adj. deneme niteliğinde

PROBATIONARY PERIOD : English Turkish

n. deneme süresi, staj süresi

PROBATIONER : English Turkish

n. stajyer, göz hapsinde tutulan kişi, gözetim altındaki kişi

PROBATIVE : English Turkish

adj. ispatlayıcı, kanıt oluşturan, delil niteliğindeki, delile dayanan