English Turkish
RAW : English Turkish
n. hassas nokta, yara, bamteli, açık yara, derisi soyulmuş yer, hammadde
RAW : English Turkish
adj. çiğ, olmamış, pişmemiş, kavrulmamış, taze, ham, toy, işlenmemiş, saf, deneyimsiz, acemi, açık, derisi soyulmuş, açık saçık, müstehcen, hassas, haksız, soğuk ve rutubetli
RAW DEAL : English Turkish
haksız muamele, haksızlık
RAW MATERIAL : English Turkish
hammadde
RAW MATERIALS : English Turkish
n. hammadde
RAW SILK : English Turkish
ham ipek
RAWBONED : English Turkish
adj. bir deri bir kemik, kemikleri sayılan, iskelet gibi
RAWHIDE : English Turkish
n. ham deri, kamçı
RAWLPLUG : English Turkish
n. (İngiliz) duvarlarda açılan deliğe vidayı tutması için yerleştirilen ince plastik kılıf markası (dübel)
RAWNESS : English Turkish
n. çiğlik, hamlık, acemilik, toyluk, sıyrık, derisi soyulma, rutubet
RAY : English Turkish
n. Ray, bir erkek adı; bir soyadı; James Earl Ray (
1998), Martin Luther King Jr. suikastini gerçekleştirdiği iddaa edilen kişi
RAY : English Turkish
n. ışın, ışık huzmesi, iz, zerre, kanat kılçığı, kedibalığı, tırpana
RAY : English Turkish
v. ışımak, ışık saçmak, ışıklandırmak, ışın yaymak, ışın tedavisi yapmak, röntgenini çekmek
RAY CHARLES : English Turkish
n. Ray Charles (
2004), ABD'li kör zenci şarkıcı, şarkı sözü yazarı ve müzisyen (pianist ve saksafonist)
RAY KROC : English Turkish
McDonald's fast food restorantlar zincirinin kurucusu (ilk restorant 1995 yılında İllinois'te açıldı)
RAY OUT : English Turkish
v. ışın yaymak
RAYLEIGH : English Turkish
n. Rayleigh, bir soyadı; John William Strutt Rayleigh (
1919), İngiliz fizikçi, argon elementini keşfinden ötürü Nobel Ödülü sahibi
RAYMAN : English Turkish
n. bir soyadı; Ubi Soft Entertainment tarafından üretilen popüler bilgisayar oyunu
RAYMOND : English Turkish
n. Raymond, bir erkek ismi; bir bayan ismi; bir soyadı; Raymond (
1187) 1152'den 1187'ye kadar Trablus Kontu Raymond; Alberta eyaletinde (Kanada) bir kasaba; ABD'de bazı kasaba ve şehirlerin adı
RAYNAUD : English Turkish
n. Raynaud, bir soyadı; Maurice Raynaud (
1881), 1862'de Raynaud sendromu olarak bilinen durumu ilk keşfeden ve tanımlayan Fransız doktor
RAYNAUD'S DISEASE : English Turkish
n. Raynaud hastalığı, Raynaud sendromu, el ve ayak parmaklarında morarmaya ve uyuşmaya sebep olan vasküler hastalık (Maurice Raynaud'a ithafen isimlendirilen) (soğuğa maruz kalmaktan dolayı oluşan)
RAYNAUD'S SYNDROME : English Turkish
n. Raynaud sendromu, el ve ayak parmaklarında morarmaya ve uyuşmaya sebep olan vasküler hastalık (Maurice Raynaud'a ithafen isimlendirilen) (soğuğa maruz kalmaktan dolayı oluşan)
RAYON : English Turkish
n. reyon, yapay ipek
RAYON STAPLE : English Turkish
n. sentetik yün
RAYTHEON : English Turkish
n. Raytheon, Massachusetts merkezli ABD şirketi, askeri ve havacılık teknolojileri geliştiricisi, inşa ve mühendislik hizmetleri sağlayıcısı
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani