Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
RELUCTANTLY : English Turkish

adv. isteksizce, isteksiz olarak, istemeden, gönülsüzce, ağırdan alarak

RELY : English Turkish

v. inanmak

RELY ON : English Turkish

güvenmek, itimat etmek, bel bağlamak, dayanmak

RELY UPON : English Turkish

güvenmek, itimat etmek, bel bağlamak, dayanmak

RELYING ON : English Turkish

güvenen

REM : English Turkish

n. Amerikan rock grubu

REM : English Turkish

n. hızlı göz hareketi, rüya esnasında gözlerin yuvasında hızlıca hareket ettiği uyku devresi

REM SLEEP : English Turkish

REM uykusu, hızlı göz hareketi uykusu, rüya esnasında gözlerin yuvasında hızlıca hareket ettiği uyku devresi

REMAIN : English Turkish

v. kalmak, durmak, geriye kalmak, aynen kalmak, sürdürmek, artmak

REMAIN ANONYMOUS : English Turkish

v. anonim kalmak

REMAIN FIRM : English Turkish

v. sabit kalmak

REMAIN IN SUSPENSE : English Turkish

v. askıda olmak

REMAIN IN THE AIR : English Turkish

v. havada durmak

REMAIN SEATED : English Turkish

v. oturmaya devam etmek, kalkmamak

REMAINDER : English Turkish

n. artık, kalan, geri kalan, geri kalan kısım, bakiye, kalıntı, tortu, satılmayıp elde kalan kitap, miras kalan şey, ünvanın varisi olma hakkı

REMAINDER : English Turkish

v. elden çıkarmak, ucuza satmak (kitap vb.)

REMAINDERMAN : English Turkish

n. aday, namzet, mirasçı

REMAINING : English Turkish

adj. arda kalan, kalan, artan, öteki

REMAINING : English Turkish

n. kalma

REMAINING BALANCE : English Turkish

n. bakiye

REMAINING IN SUSPENSE : English Turkish

adj. askıda

REMAINS : English Turkish

n. izler

REMAKE : English Turkish

n. yeniden çevirme, yeni versiyon (film)

REMAKE : English Turkish

v. yeniden yapmak, tekrar yapmak, yeniden çevirmek

REMAND : English Turkish

v. mahkemeye kadar tutmak, tutmak (hapiste), mahkemesini ertelemek (tutuklu), geri göndermek (tutuklu), iade etmek (tutuklu)