Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
RESCUER : English Turkish

n. kurtarıcı, cankurtaran

RESEARCH : English Turkish

adj. araştırma

RESEARCH : English Turkish

n. araştırma, inceleme, arama, arama çalışmaları, etüt

RESEARCH : English Turkish

v. araştırma yapmak, araştırmak, incelemek, arama çalışmaları yapmak

RESEARCH INTO : English Turkish

v. araştırmak, incelemek

RESEARCH ON : English Turkish

v. araştırmak

RESEARCHER : English Turkish

n. araştırmacı, arama çalışması yapan kimse

RESEAT : English Turkish

v. yeni sandalyeler koymak, yeniden oturtmak, tekrar yerleştirmek, tekrar işe sokmak, geri oturmak, tekrar oturmak, oturacağı yeri ayarlamak, yatağını ayarlamak (valf)

RESECT : English Turkish

v. parça almak (organ)

RESECTION : English Turkish

n. parça alma (organ)

RESEDA : English Turkish

n. muhabbetçiçeği, yeşilimsi beyaz renk

RESELL : English Turkish

v. tekrar satmak, satmak

RESELLER : English Turkish

n. tekrar satan kimse

RESEMBLANCE : English Turkish

n. benzerlik

RESEMBLE : English Turkish

v. benzemek

RESEMBLE SMB. IN LOOKS : English Turkish

v. benzemek, görünüşü benzemek, tipi benzemek

RESENT : English Turkish

v. alınmak, içerlemek, gücenmek, gücüne gitmek

RESENTFUL : English Turkish

adj. alınmış, içerlemiş, dargın, küskün, gücenmiş, kinci, çabuk kızan

RESENTMENT : English Turkish

n. gücenme, alınma, hınç, zoruna gitme, içerleme, dargınlık, kin

RESERVATION : English Turkish

n. rezervasyon, yer ayırtma, ön koşul, şart, doğal koruma alanı, ayrılmış bölge, korumaya alınmış arazi

RESERVATIONS ARE REQUIRED : English Turkish

ezervasyon gerekli

RESERVATIONS HAVE BEEN MADE FOR ME AND MY FAMILY : English Turkish

en ve ailem için rezervasyon yapılmıştı

RESERVE : English Turkish

n. yedek, stok, ihtiyat, fon, korumaya alınmış arazi, ön koşul, şart, rezerv, kaynak, çekingenlik

RESERVE : English Turkish

v. ayırmak, tutmak, ayırtmak, rezerve ettirmek, hakkı saklı tutmak, ertelemek, sonraya bırakmak

RESERVE FUND : English Turkish

ihtiyat akçesi