English Turkish
ROCK BOUND : English Turkish
adj. kayalarla çevrili
ROCK CANDY : English Turkish
n. akide şekeri
ROCK CLIMBING : English Turkish
kayalıklara tırmanma
ROCK CONCERT : English Turkish
ock konseri, bir rock grubu tarafından sahneye konulan gösteri
ROCK CORK : English Turkish
n. asbestos
ROCK CRYSTAL : English Turkish
necef taşı
ROCK DEBRIS : English Turkish
n. kaya molozu
ROCK DOVE : English Turkish
kaya güvercini
ROCK DRILL : English Turkish
kaya matkabı, kaya delme makinesi
ROCK DROWINGS : English Turkish
n. kaya resimleri
ROCK FLOUR : English Turkish
n. kaya tozu
ROCK GARDEN : English Turkish
kayalık yerdeki bahçe
ROCK GOAT : English Turkish
dağ keçisi, yabani keçi
ROCK GROUP : English Turkish
ock grubu, rock müziği yapan müzikal topluluk
ROCK HOUND : English Turkish
n. (Gayrı resmi) jeolojist; hobisi kayaları ve mineralleri ve fosilleri toplamak olan kimse
ROCK HUDSON : English Turkish
(
1985) Amerikalı sinema oyuncusu, "Silahlara Veda" ve "Yatak odası Sohbetleri" adlı filmlerin yıldızı
ROCK LEATHER : English Turkish
n. asbestos
ROCK MUSIC : English Turkish
ock müziği, genellikle elektronik gitarlar kullanan yüksek sesli müzik türü
ROCK OF AGES : English Turkish
Hazreti İsa
ROCK OF GIBRALTAR : English Turkish
cebelitarık kalesi, cebelitarık dağı
ROCK OF ISRAEL : English Turkish
Tanrı, Yaratıcı
ROCK OIL : English Turkish
madeni yağ, petrol
ROCK OPERA : English Turkish
ock operası, rock müziği operası, rock müziğin eşlik ettiği müzikal oyun (ör. "Kim" tarafından sahnelenen "Tommy" )
ROCK PLANT : English Turkish
n. kayaların arasından çıkan bitki
ROCK SALT : English Turkish
kayatuzu
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani