Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
RUBBER : English Turkish

v. lastik kaplamak, su geçirmez yapmak, merakla bakınmak, tura katılmak, geziye katılmak

RUBBER : English Turkish

adj. kauçuk, lastik

RUBBER BAND : English Turkish

lastik bant, paket lastiği, eczane lastiği

RUBBER BOAT : English Turkish

ot, şişme bot

RUBBER BULLET : English Turkish

plastik mermi, gösterileri dağıtmak için silahtan ateşlenen sert plastikten yapılan mermi türü

RUBBER CEMENT : English Turkish

kauçuk tutkalı

RUBBER CHECK : English Turkish

n. karşılıksız çek

RUBBER COATING : English Turkish

n. lastik kaplama

RUBBER DINGEY : English Turkish

lastik bot, plastikten yapılan küçük bot türü

RUBBER DINGHI : English Turkish

n. bot, lastik kayık

RUBBER DINGHY : English Turkish

lastik bot türü

RUBBER GLOVE : English Turkish

plastik eldiven, evişleri ve endüstriyel temizlik işleri ve labaratuvarlarda ve tıbbi işleri yapmak amacıyla kullanılan lastik eldiven

RUBBER HOSE : English Turkish

lastik hortum, plastik hortum, plastikten yapılan boru türü; itfaiyeci hortumu

RUBBER PLANT : English Turkish

kauçuk ağacı

RUBBER SEAL : English Turkish

plastik kaşe, plastik conta, lastik conta, plastikten yapılan conta

RUBBER SOLE : English Turkish

lastik taban, plastik taban, bir ayakkabının lastikten yapılan tabanı

RUBBER STAMP : English Turkish

lastik damga, ıstampa, zayıf kişilikli tip, düşünmeden karar veren kimse, basmakalıp söz, sıradan ifade

RUBBER STAMP : English Turkish

n. lastik damga, lastik kaşe, bir döküman üzerine isim veya tarih basmak için kullanılan damga türü

RUBBER STAMP : English Turkish

v. lastik damga ile damgalamak, lastik kaşe ile kaşelemek, plastik kaşe basmak; otomatik olarak onaylamak

RUBBER TIRE : English Turkish

n. araba lâstiği, lastik tekerlek, lastik

RUBBER TREE : English Turkish

kauçuk ağacı

RUBBER TYRE : English Turkish

n. araba lâstiği, lastik tekerlek, lastik

RUBBER-CHICKEN CIRCUIT : English Turkish

lastik tavuk toplantısı, kaynak yaratmak için yapılan içerisinde politikacıların hazır bulunduğu yemekler; bu tür yemeklerde sevis edilen lezzetsiz ve lastik gibi eti olan tavuk

RUBBER-STAMPED : English Turkish

diğerlerinin kararlarını onaylamanın ötesinde herhangi bir belirli yetkisi olmayan (bir kimse hakkında); lastik damga ile basılmış

RUBBERISE : English Turkish

v. plastikle kaplamak veya plastik emdirmek (ayrıca rubberize)