English Turkish
SANTALUM : English Turkish
n. asalak Hint-Malayan ağaçları cinsi (Biyoloji)
SANTANA : English Turkish
n. Latin Amerika ritimlerini ağır elektronik seslerle harmanlayan Amerikan rock grubu
SANTEN PHARMACEUTICAL CO., LTD. : English Turkish
n. Santen ilaç şirketi, 1890'da Osaka'da kurukan Japon ilaç şirketi, göz ve romatizmal hastalıkların tedavisi için ilaç üreticisi, reçeteli ve reçetesiz satılan ürünler imalatçısı
SANTERIA : English Turkish
n. batı Afrika kökenli insanlar tarafından Küba'da yaratılan din (Katoliklik ve yerel Afrika inançlarının bir karışımı olmakla karakterize)
SANTERO : English Turkish
n. Santeria rahibi
SANTIAGO : English Turkish
n. Şili'nin başkenti
SANTIM : English Turkish
n. santim, Letonya para birimi
SANTO DOMINGO : English Turkish
n. Dominik Cumhuriyeti'nin başkenti
SANTOLINA : English Turkish
n. gümüşi gri kadifemsi yaprakları olan Akdenize özgü herzaman yeşil bitki
SANTON : English Turkish
n. derviş
SANTONICA : English Turkish
n. Avrupa odunsu otsu bitkisi, Artemisia (aromatik ot) cinsinden bitki
SANTONIN : English Turkish
n. Artemisia (aromatik ot) cinsinden bitkinden elde edilen kristalize bileşik (ilaçlarda kullanılan)
SANTOOR : English Turkish
n. hafif tahta çubuk çifti ile çalınan çok telli ve iki parçalı Fars müzik aleti
SANTORINI : English Turkish
n. Thera, Ege Denizi'nde bulunan bir Yunan adası
SANYAKU : English Turkish
n. üç en yüksek derecenin sumo güreşi ("Ozeki", "Sekiwake", "Komusubi "); üç en yüksek derecenin sumo güreşçisi ("Ozeki", "Sekiwake", Komusubi")
SANYO : English Turkish
n. 1947'de kurulan ve merkez ofisi Osaka'da olmak üzere 1950'de anonimleşen Japon şirketi, geniş bir yelpazede elektronik ürünler imalatçısı (televizyonlar, video araçları, ses ekipmanları, ev aletleri, tüketici ve ticari elektronik cihazları, vb.)
SANYO ELECTRIC CO., LTD. : English Turkish
n. Sanyo elektronik şirketi, 1947'de kurulan ve merkez ofisi Osaka'da olmak üzere 1950'de anonimleşen Japon şirketi, geniş bir yelpazede elektronik ürünler imalatçısı (televizyonlar, video araçları, ses ekipmanları, ev aletleri, tüketici ve ticari elektronik cihazları, vb.)
SAO : English Turkish
n. bazı yer isimlerinin bir bölümü ("Sao Paulo" gibi)
SAO PAULO : English Turkish
Brezilya'nın doğusunda bir şehir; Brezilya'nın doğusunda bir bölge
SAO TOME : English Turkish
n. Sao Tome ve Principe'nin ("Saint Thomas" ın Portekizcesi) başkenti
SAO TOME AND PRINCIPE : English Turkish
Sao Tome ve Principe, Afrika'nın batısında bir ada üzerinde kurulu cumhuriyet
SAOLA : English Turkish
n. iki ayak uzunluğundaki boynuzları ve sağrısından geçen şeritleri olan kısa ve bodur dünyadaki en nadir memelilerden biri (aşırı derecede antilopa benzeyen), Laos ve Vietnam'ın kısıtlı ıssız bölgelerinde bulunan memeli
SAP : English Turkish
n. özsu, usare, bitki özü, hayat kaynağı, ahmak, avanak, cop, duvar yıkma çukuru, lâğım kanalı
SAP : English Turkish
v. altını kazarak yıkmak, temelini bozmak, baltalamak, cop ile yere sermek, ağaçtan yalancı odun çıkarmak
SAP HEAD : English Turkish
(Argo) ahmak kafa, aptal, sağduyudan/aklıselimden yoksun kimse
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani