Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
SCENE OF THE CRIME : English Turkish

suç mahalli, suçun işlendiği yer

SCENE PAINTER : English Turkish

dekor ressamı

SCENE SHIFTER : English Turkish

n. sahne/dekor değiştirici, bir tiyatro veya opera salonunda sahne veya set dekorlarını değiştirmek için işe alınmış kimse; bir tiyatrodaki sahneleri değiştiren kimse

SCENERY : English Turkish

n. dekor, sahne dekoru, manzara

SCENESHIFTER : English Turkish

n. dekorları değiştiren kimse

SCENESTER : English Turkish

n. sosyal bir olayın bir parçasını oluşturan kimse; müzikal bir sahneye uyum sağlamaya çalışan kimse

SCENIC : English Turkish

n. doğa filmi

SCENIC : English Turkish

adj. manzara, sahne, manzaralı, sahne ile ilgili

SCENIC BEAUTY : English Turkish

n. doğal güzellik

SCENIC RAILWAY : English Turkish

manzara treni, manzara izleme yolculukları için özel tren

SCENIC ROAD : English Turkish

n. manzaralı yol

SCENICAL : English Turkish

adj. dekor/manzara ile alakalı; manzara, sahne ile alakalı; doğal manzara ile alakalı; tiyatral

SCENICALLY : English Turkish

adv. manzara bakımından, sahne olarak

SCENOGRAPHY : English Turkish

n. derinliği/perspektifi göz önünde bulundurarak nesneleri çizme sanatı (genellikle tiyatro sahnesinin boyanması ve dizaynında)

SCENT : English Turkish

n. koku, esans, güzel koku, iz kokusu, seziş, kokusunu alma

SCENT : English Turkish

v. kokusunu almak, sezmek, iz sürmek, koku yaymak

SCENT A HANDKERCHIEF : English Turkish

mendile koku sürmek, bir mendilin içerisine koku yerleştirmek

SCENT BAG : English Turkish

koku bezesi

SCENT BOTTLE : English Turkish

parfüm şişesi

SCENT DANGER : English Turkish

tehlike kokusu, tehlike hissi, tehlike algılamak, tehlike sezmek

SCENT GLAND : English Turkish

n. koku bezesi

SCENT OUT : English Turkish

v. iz sürmek, kokusunu izlemek

SCENT SPRING IN THE AIR : English Turkish

havada bahar kokusu hissetmek, baharın geldiğini hissetmek

SCENTED : English Turkish

adj. kokulu, esanslı

SCENTEDNESS : English Turkish

n. kokululuk, ıtırlılık, bir kokuya sahip olma özelliği