Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
SILICATED : English Turkish

adj. silisikatlaşmış, silisik asitli

SILICEOUS : English Turkish

adj. silisli

SILICIC : English Turkish

adj. silisik, silisli, silis gibi

SILICIFY : English Turkish

v. silisleşmek, silisleştirmek, çakmaktaşı haline getirmek

SILICIOUS : English Turkish

adj. silisli, silisçil

SILICOM : English Turkish

n. Rad Group'un (taşınabilir bilgisayarlar için iletişim araçları üreticisi) bilgisayar şirketi

SILICON : English Turkish

n. silikon, silisyum

SILICON ALLEY : English Turkish

silikon vadisi, Manhattan'da (New York City) bulunan yüksek teknoloji şirketleri merkezi

SILICON VALLEY : English Turkish

silikon vadisi, içerisinde çogu yüksek teknoloji şirketlerinin buluduğu Kaliforniya'da San Francisko'nun güneyinde bir bölge

SILICONE : English Turkish

n. (Kimya) silikon, birbirini takip eder oksijen ve silikon atomlarından oluşan çeşitli bileşiklerin herbiri (esasen endüstriyel uygulamalarda kullanılan)

SILICOSIS : English Turkish

n. silikoz, silis tozundan kaynaklanan akciğer hastalığı

SILICOTIC : English Turkish

adj. silikozdan muzdarip olan, , silis tozundan kaynaklanan akciğer hastalığına yakalanmış (Pataloji)

SILIQUE : English Turkish

n. hardal ailesinden bitkilerin uzun iki kabuklu tohum kabuğunun özelliğinin tipi (Botanik)

SILIQUOSE : English Turkish

adj. (Botanik) hardal ailesinden bitkilerin uzun iki kabuklu tohum veren, uzun dar tohum kabukları (hardal ailesinden bitkilerin özelliği); hardal ailesinden bitkilerin uzun iki kabuklu tohum kabuğunun özelliğine benzeyen, uzun dar tohum kabuğuna benzeyen

SILIQUOUS : English Turkish

adj. (Botanik) hardal ailesinden bitkilerin uzun iki kabuklu tohum veren, uzun dar tohum kabukları (hardal ailesinden bitkilerin özelliği); hardal ailesinden bitkilerin uzun iki kabuklu tohum kabuğunun özelliğine benzeyen, uzun dar tohum kabuğuna benzeyen

SILK : English Turkish

n. ipek, ipekli, örümcek ağı ipi, satensi parlaklık, kraliyet avukatı, ipek cüppe

SILK : English Turkish

adj. ipek, ipekli

SILK BLOUSE : English Turkish

ipek bluz, ipek elbiseden yapılan hassas bluz

SILK CLOTHES : English Turkish

ipek kıyafetler, ipekten yapılan giysiler

SILK COTTON : English Turkish

ipeksi pamuk, pamuk ipliklerinden yapılan ipek benzeri kumaş

SILK COTTON TREE : English Turkish

ipeksi pamuk ağacı, Amerikan pamuk ağacı, Ceiba ailesine ait ağaç

SILK CULTURE : English Turkish

n. ipekçilik, ipekböcekçiliği, kozacılık

SILK FLOSS : English Turkish

n. floş (ipek ipliği)

SILK GOWN : English Turkish

n. ipek cüppe, kraliyet avukatının cüppesi

SILK HAT : English Turkish

silindir şapka