Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
SISTINE CHAPEL : English Turkish

vatikan'daki michalengelo'nun süslediği kilise

SISTINE MADONNA : English Turkish

n. raphael'in hazreti meryem tablosu

SISYPHEAN : English Turkish

adj. Sisyphus'a ait (Yunan Mitolojisi); sonsuz sıkı çalışma gerektiren

SISYPHEAN LABOR : English Turkish

sonuçsuz çaba, boşuna uğraş

SISYPHEAN TASK : English Turkish

sonuçsuz çaba, boşuna uğraş

SISYPHUS : English Turkish

n. tepenin üstüne yakın bir yerde tekrar aşağı yuvarlamak için bir kayayı yuvarlayarak bir tepeye çıkarması için ölümsüzlüğe mahkum edilen Korinth kralı (Yunan Mitolojisi)

SIT : English Turkish

v. oturmak, poz vermek, modellik yapmak, sınava girmek, konmak, tünemek, kuluçkaya yatmak, toplanmak, oturuma katılmak, tam oturmak, yola getirmek, burnunu sürtmek, binmek, oturtmak

SIT AMONG THE SILKS : English Turkish

ipekler içerisinde oturmak, Kral'ın konseyi ile beraber oturmak

SIT AROUND : English Turkish

oyalanmak; boş boş oturmak; herhangi bir belirli fonksiyonu tamamlamadan bir yerde hazır bulunmak

SIT AROUND THE TABLE : English Turkish

masanın etrafında oturmak, yemeğe oturmak, yemek yemek için oturmak; konuşma veya yemek yeme amacıyla bir masa etrafında toplanmak

SIT AT ONE'S FEET : English Turkish

-ın öğrencisi olmak

SIT BACK : English Turkish

yan gelip yatmak, arkasına yaslanmak, yaslanmak, dinlenmek

SIT BODKIN : English Turkish

ir arada çok yakın oturmak

SIT CROSS LEGGED : English Turkish

ağdaş kurmak

SIT DOWN : English Turkish

oturmak, koyulmak, yere inmek, iniş yapmak, oturtmak

SIT DOWN ON : English Turkish

astırmak, ezmek

SIT DOWN STRIKE : English Turkish

oturma eylemi, oturma grevi

SIT DOWN TO WORK : English Turkish

v. işe koyulmak

SIT DOWN UNDER : English Turkish

v. altında kalmak, boyun eğmek, katlanmak

SIT DOWN UNDER AN INSULT : English Turkish

ir aşağılamaya sessizce katlanmak, bir saldırıdan sonra sessiz kalmak

SIT FOR : English Turkish

katılmak, aday olmak, poz vermek, modellik yapmak

SIT FOR A PAINTER : English Turkish

ir ressam için model olarak hareket etmek

SIT FOR AN EXAMINATION : English Turkish

sınava girmek

SIT IN : English Turkish

çocuk bakıcılığı yapmak, bakıcılık yapmak, başında durmak, bakmak, gözlemcilik yapmak, katılmak, oturma eylemi yapmak

SIT IN FOR : English Turkish

v. yerine bakmak, yerini almak