Multilingual Turkish Dictionary English Turkish

SPEND : English Turkish

v. harcamak, geçirmek (vakit), tüketmek, etkisini azaltmak, sarfetmek, para harcamak, sperm dökmek (balık)

SPEND A PENNY : English Turkish

çiş yapmak, işemek

SPEND A WAKEFUL NIGHT : English Turkish

v. uykusuz bir gece geçirmek

SPEND ENERGY : English Turkish

enerji harcamak, enerji kullanmak, gayret göstermek

SPEND LARGE SUMS : English Turkish

üyük miktarda para harcamak, büyük paralar harcamak

SPEND MONEY : English Turkish

para harcamak

SPEND MONEY LIKE WATER : English Turkish

su gibi para harcamak, para israf etmek, para savurmak

SPEND ONE'S PENNY : English Turkish

işemek, çiş yapmak

SPEND PRODIGALLY : English Turkish

v. saçıp savurmak

SPEND THE NIGHT : English Turkish

gecelemek

SPEND THE NIGHT WITH : English Turkish

ile geceyi geçirmek, ile gece dışarı çıkmak;
nin evinde geceyi geçirmek,
nin evinde uyumak

SPEND THE WINTER : English Turkish

v. kışlamak

SPEND THE WINTER IN : English Turkish

v. kışı geçirmek

SPEND TIME TOGETHER : English Turkish

irlikte zaman geçirmek, birlikte zaman öldürmek, belli bir süreliğini bir kimseyle zaman geçirmek

SPENDABLE : English Turkish

adj. harcanabilir, harcanabilme özelliği olan; sarf edilebilir, tüketilebilir

SPENDER : English Turkish

n. harcayan, müsrif

SPENDING : English Turkish

n. harcama

SPENDING MONEY : English Turkish

harçlık

SPENDING POWER : English Turkish

harcama gücü, satın alma gücü

SPENDING TIME : English Turkish

zaman harcama, zaman geçirme, bekleme

SPENDTHRIFT : English Turkish

adj. müsrif, savurgan, mirasyedi, tutumsuz

SPENDTHRIFT : English Turkish

n. müsrif, mirasyedi

SPENDTHRIFTINESS : English Turkish

n. savurganlık, müsriflik, para veya sahip olunan diğer türden şeylerin çarçur edilmesine yatkınlık

SPENDTHRIFTY : English Turkish

adj. savurgan, müsrif, para veya sahip olunan diğer türen şeylerin çarçur edilmesine yatkın

SPENSER : English Turkish

n. spenser