Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
SYNC : English Turkish

n. senkronize etme, ses ve hareket uyumu sağlama

SYNC : English Turkish

v. senkronize etmek, ses ve hareketi eşzamanlı yapmak

SYNCARP : English Turkish

n. bileşik meyve

SYNCHROFLASH : English Turkish

n. sinkroflaş

SYNCHROMESH : English Turkish

n. senkromeç vites sistemi, senkromeç, senkron vites dişlisi

SYNCHRONISM : English Turkish

n. eşzamanlılık, senkronizm, tarih sırasıyla düzenleme

SYNCHRONIZATION : English Turkish

n. eşzaman kılma, ses ve görüntüyü eşleme

SYNCHRONIZE : English Turkish

v. eşzamanlı olmak, aynı anda olmak, eşzaman kılmak, senkronize etmek, eşzamanlamak

SYNCHRONIZED SWIMMING : English Turkish

n. senkronize yüzme, ritmik yüzme

SYNCHRONOUS : English Turkish

adj. eşzamanlı, aynı zamanlı, senkron, aynı frekanslı, aynı yörüngede hareket eden, senkronize

SYNCHRONOUS DYNAMIC RANDOM ACCESS MEMORY : English Turkish

eşzamanlı dinamik rastgele erişimli bellek, bilgisayar saatinin hızı ile senkronize edilebilir ve ayarlanabilir Rastgele Erişimli Bellek, SDRAM

SYNCHRONOUS MOTOR : English Turkish

n. senkron motor, eşleme motor

SYNCHRONOUS OPTICAL NETWORK : English Turkish

eşzamanlı optikal iletişim ağı, (İnternet) SONET, optik medya aracılığıyla eş zamanlı veri transferi için standart (farklı optik sistemlerin birbiri ile bağlantısını sağlayan)

SYNCHRONY : English Turkish

n. eşzamanlı olma

SYNCOM : English Turkish

n. (ABD) NASA tarafından başlatılan ve ilk kez sabit nokta yörüngesine (dünyaya göre hep aynı noktada duran) yerleştirilen deneysel iletişim uydularından biri

SYNCOPAL : English Turkish

adj. baygınlık, bayılma

SYNCOPATE : English Turkish

v. orta heceyi yutmak, ritmi birden değiştirmek, senkop ile değiştirmek

SYNCOPATION : English Turkish

n. orta hecesi düşmüş sözcük, hece yutumu, içses düşmesi, senkop, ritmin birden değişmesi

SYNCOPE : English Turkish

n. senkop, baygınlık, beyne kan gitmemesi sonucu bayılma

SYNDIC : English Turkish

n. müşavir, komite üyesi, cenevre sulh yargıcı

SYNDICALISM : English Turkish

n. sendikacılık, sendikalizm

SYNDICATE : English Turkish

n. sendika, kartel, devlet memurları birliği

SYNDICATE : English Turkish

v. sendikalaştırmak, kartelleştirmek, şirketleştirmek, sendika aracılığı ile satmak

SYNDICATION : English Turkish

n. sendikalaşma, sendika kurma, yazıyı gazeteye satma

SYNDROME : English Turkish

n. sendrom, hastalık belirtileri