English Turkish
THE HOLY : English Turkish
Kutsal, saf, mübarek, yüce, engin, adil, adaletli
THE HOLY FATHER : English Turkish
Kutsal Baba, rahip, papaz
THE HOLY OF HOLIES : English Turkish
n. en kutsal yer, musevi tapınağının en içi
THE HOLY ONE BLESSED BE HE : English Turkish
Tanrı, Yaratıcı
THE HOLY SACRAMENT : English Turkish
n. aşai rabbani ayini, şarap ve ekmeğin kutsanması töreni
THE HOLY SEE : English Turkish
Kutsal Papalık, Kutsal Psikoposluk, Papa'nın ofisi; Papa'nın dini oturumu
THE HOLY TONGUE : English Turkish
kutsal dil, İbranice; Tevrat'ın yazıldığı din
THE HOLY TRINITY : English Turkish
Kutsal Üçlü, Kutsal Üçleme, Hristiyanlığa göre Tanrı'nın üç görünme şekli (Baba, Oğul, ve Kutsal Ruh)
THE HONOR OF THE FIRST KICK : English Turkish
aşlama vuruşu onuru, ilk vuruşun şerefi, spor müsabakalarında başlama vuruşu, saygıdeğer bir konuğa verilen oyunun başlama vuruşu
THE HONORABLE : English Turkish
Saygıdeğer, Muhterem, saygı başlığı, onur başlığı
THE HORN DOESN'T WORK : English Turkish
klakson çalışmıyor
THE HORRORIST : English Turkish
n. Oliver Chesler, yaratıcı elektronik müziği ile tanınan New Yorklu
THE HOTEL BUSINESS : English Turkish
otel işi, otel işletmesi, otellerin işletilmesi ve idamesi ile ilgili herşey
THE HOUSE OF ROMANOV : English Turkish
Romanov Sarayı,
1917 yılları arasında Rusya'yı yöneten Çarlar sülalesi
THE HOUSEHOLD SECTOR : English Turkish
ev işleri sektörü, gündelik ev işleri sektörü, eve ilişkin ekonomik sektör, evle alakalı ekonomik birim
THE HOUSING PROBLEM : English Turkish
ev sahibi olma problemi, ev problemi, halkın sahip olduklarına nazaran yüksek daire fiyatları problemi
THE HOWLING OF A JACKAL : English Turkish
çakal uluması, bir çakal tarafından çıkarılan uzun çığlık
THE HUB : English Turkish
n. boston
THE HUMAN BODY : English Turkish
insan bedeni, insan vüvudu, insan şekli
THE HUMAN FACTOR : English Turkish
insan faktörü, insan öğesi, insan unsuru, bir mevzuunun insanla alakalı bölümü
THE HUMAN RACE : English Turkish
n. insanoğlu, insan ırkı, insanlık
THE HUNCHBACK OF NOTRE DAME : English Turkish
Notre Dame'nin kamburu, aynı zamanda bazı popüler filmlere de adapte edilen ondokuzuncu yüzyıl Victor Hugo romanı (Notre Dame'ın Kanburu)
THE HUNCHBACK SEES ONLY HIS COMPANION'S HUMP : English Turkish
kambur sadece arkadaşının kamburunu görür, deve kendi eğrisini görmez yılana boynun eğri der, kendi kusurlarındansa başkalarının kusurlarını görmek her zaman daha kolaydır
THE HUNDRED DAYS : English Turkish
Yüz Gün, Napolyon'un Fransaya dönüşü ve müttefikler tarafından son yenilgiye uğratılışı arasındaki zaman
THE ICE IS BROKEN : English Turkish
uz kırıldı, ilk hareket yapıldı, sessizlik sona erdi
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani