Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
TITIAN : English Turkish

adj. altın kahverengi renge ait, kızıl altın rengine ait (saçın)

TITICACA : English Turkish

n. Peru ve Bolivya sınırında tatlı su gölü (And Dağları'nda)

TITILLATE : English Turkish

v. gıdıklamak, gıdıklanmak

TITILLATING PROSPECT : English Turkish

iç gıdıklayan öneri, baştan çıkarıcı teklif, çok cazip fırsat

TITILLATINGLY : English Turkish

adv. iç gıcıklayıcı bir şekilde, heyecan uyandırıcı bir şekilde, zevkle; gıdıklayıcı bir tarzda

TITILLATION : English Turkish

n. gıdıklama, gıdıklanma, geçici tatlı his

TITILLATIVE : English Turkish

adj. gıdıklanan, gıdıklanmaya karşı hassas, uyarılmaya karşı hassas

TITIVATE : English Turkish

v. süslemek, süsleyip püslemek, süslenmek

TITLARK : English Turkish

n. çayır incirkuşu

TITLE : English Turkish

n. başlık, isim, sıfat, ünvan, ad, marka, hak, sahiplik

TITLE BAR : English Turkish

ir uygulama penceresinin üzerinde bulunan uygulamanın adını içeren hat/çizgi

TITLE DEED : English Turkish

tapu, tapu senedi

TITLE HOLDER : English Turkish

n. hak sahibi, mülkiyet sahibi, ünvan sahibi

TITLE PAGE : English Turkish

aş sayfa

TITLE ROLE : English Turkish

oyuna adını veren karakter, oyuna adını veren bölüm

TITLED : English Turkish

adj. ünvanlı, soylu

TITLEHOLDER : English Turkish

n. ünvan sahibi, şampiyon (Spor); şampiyonluk ünvanını elinde tutan

TITMOUSE : English Turkish

n. baştankara

TITO : English Turkish

n. bir soyadı; Marshal Tito (
1980), II. Dünya Savaşı esnasında Nazi işgaline karşı direniş lideri ve 1948 yılında SSCB'den bağımsızlığını ilan eden Yugoslav politikacı, 1953'ten 1980'e kadar Yugoslavya'nın Cumhurbaşkanı

TITRANT : English Turkish

n. titrasyon işlemi esnasında eklenen bilinen bir konsantrasyonun solüsyonu (Kimya)

TITRATE : English Turkish

v. titre etmek

TITRATION : English Turkish

n. titrasyon [kim.]

TITRE : English Turkish

n. bir solüsyondaki reksiyonun tamamlanması için gereken madde miktarı (Kimya)

TITTER : English Turkish

n. kıkırdama, kıs kıs gülme

TITTER : English Turkish

v. kıkırdamak, kıkır kıkır gülmek, kıs kıs gülmek