Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
URGENT APPEAL : English Turkish

acil başvuru, önemli talep, önemli başvuru, acil talep

URGENT CALL : English Turkish

acil arama, acil çağrı, çok önemli arama, çok önemli çağrı

URGENT PROCEEDING : English Turkish

acil yargılama, hızlı yargılama, süratli yargılama, mahkemenin acil toplantısı

URGENT REQUEST : English Turkish

acil talep, acil başvuru, önemli talep, önemli başvuru

URGENT TELEGRAM : English Turkish

acil telgraf, acil mesaj içeren telgraf mesajı

URGENTLY : English Turkish

adv. acilen

URGER : English Turkish

n. teşvikçi, teşvik eden, dolduruşçu, dolduruşa getiren, sevkçi, sevk eden, dürtüleyen, motive eden, kışkırtıcı, kışkırtan

URGINGLY : English Turkish

adv. teşvik ederek, teşvik eder bir şekilde, dolduruşa getirerek, sevk ederek, dürtüleyerek, motive ederek, kışkırtarak

URI : English Turkish

n. evrensel kaynak tanımlayıcı, internette herhangi bir tipte kaynağı tanımlayan ve konumlandıran karakter dizisi (programlar, metin, resim, ses ve video, ses ve programlar)

URI : English Turkish

n. Bir erkek ismi (İbrani)

URI SAGIE : English Turkish

İsrail askeri istihbaratının başkanı olarak görev yapmıştır

URI ZOHAR : English Turkish

Popüler İsrailli gösteri ve film yönetmeni

URI ZVI GRINBERG : English Turkish

İbrani şair, yayımcı

URIA : English Turkish

conj. idrar anlamına gelen sonek

URIAH : English Turkish

n. Bathsheba'nın kocası , Kral Davud'un karısı Bathsheba ile evlenmek amacıyla savaşa göndermesinden sonra kasıtlı olarak öldürülen Hitit subayı (Eski Ahit)

URIC : English Turkish

adj. ürik, idrarla ilgili

URIC ACID : English Turkish

ürik asit

URICACIDEMIA : English Turkish

n. ürikasidemya, kandaki aşırı ürik asit

URICOLYSIS : English Turkish

n. ürikoliz, ürik asidin tasfiyesi, ürik asidin ayrıştırılması

URICOLYTIC : English Turkish

adj. ürikolitit, ürik asidin tasfiyesiyle ilgili, ürik asidin tasfiyesine özgü, ürik asidin ayrıştırılmasıyla ilgili, ürik asidin ayrıştırılmasına özgü

URIEL : English Turkish

n. Başmeleklerden biri; bir erkek ismi

URINAL : English Turkish

n. sürgü, çiş kabı, pisuar

URINALYSIS : English Turkish

n. idrar tahlili

URINARY : English Turkish

adj. idrar, sidik

URINARY BLADDER : English Turkish

sidik torbası