Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
URBANISE : English Turkish

v. (Britanya İngilizcesi) kentselleştirmek, şehirselleştirmek, kırsaldan kentsele değiştirmek, şehirleştirmek, şehir yapmak, kentsel özellikler katmak (urbanize olarak da yazılır)

URBANISM : English Turkish

n. kentçilik, şehircilik, şehir yaşamı; şehircilik araştırmaları, şehircilik eğitimi; şehir planlama, kentsel alanların altyapılarını tasarlama

URBANIST : English Turkish

n. urbanist, şehir plancısı, kentçilik uzmanı, şehirci, kentsel planlamada uzman kimse, şehirler planlamada uzmanlaşmış kimse; şehircilik araştırmaları uzmanı, şehircilik eğitimi uzmanı

URBANITE : English Turkish

n. urbanit, kentli, şehirli, şehirde yaşayan, şehirde oturan

URBANITIES : English Turkish

n. incelikler, kibarlıklar, naziklikler, nezaketler, medenilikler, nezaket veya kibarlık eylemleri

URBANITY : English Turkish

n. kibarlık, nezaket, medenilik, uygarlık

URBANIZATION : English Turkish

n. kentleşme, şehirleşme, kibarlaşma, nazikleşme

URBANIZATION PROCESS : English Turkish

kentleştirme süreci, kentleşme süreci, bir alanı şehre çevirme

URBANIZE : English Turkish

v. kentleştirmek, şehirleştirmek, kibarlaştırmak

URBANOLOGIST : English Turkish

n. kent bilimci, şehir bilimci, şehir bilimi uzmanı, şehir ve şehirleşme araştırmaları uzmanı, şehir ve şehirleşme eğitimi uzmanı

URBANOLOGY : English Turkish

n. kent bilim, şehir bilim, şehir ve şehirleşme araştırmaları, şehir ve şehirleşme eğitimi, şehir ve şehirleşme bilimidid not give up|/do$22431$ /not$53822$ /give$31683$ /up$88746$

URBICULTURE : English Turkish

n. şehir kültürü, kent kültürü, şehirlere özgü yaşam tarzı; kentsel yaşam gelişimi

URCEOLATE : English Turkish

adj. vazo şeklinde olan, testi şeklinde olan, ibrik şeklinde olan

URCHIN : English Turkish

n. afacan, sokak çocuğu, yaramaz çocuk, kirpi, deniz kestanesi

URDU : English Turkish

n. Urdu dili

UREA : English Turkish

n. üre

UREAL : English Turkish

adj. üre, üre ile ilgili

UREASE : English Turkish

n. üreaz, üreyi amonyum karbonata dönüştüren enzim

UREIDE : English Turkish

n. üreit, üreden türeyen çeşitli maddelerden herhangi biri (Kimya)

UREMIA : English Turkish

n. üremi [med.]

UREMIC : English Turkish

adj. üremik, üreminin veya üremiyle ilgili, üremiye özgü, genellikle idrar yoluyla atılan ve kanda bulunan toksik elementlerin alıkonmasıyla ilgili

URETER : English Turkish

n. ureter, idrar yolu, sidiksağan

URETERAL : English Turkish

adj. üreteral, sidiksağanla ilgili, sidiksağana özgü, idrarı böbreklerden idrar torbasına taşıyan vücut kanalı ile ilgili, bu kanala özgü (Anatomi)

URETERIC : English Turkish

adj. üreteriki, üreterlerin veya üreterle ilgili, sidik borusunun veya sidik borusu ile ilgili, idrar kanalının veya idrar kanalıyla ilgili, idrar kanalına özgü (Anatomi)

URETEROINTESTINAL : English Turkish

adj. üreterintestinal, idrar yolu ve bağırsaklarla ilgili, idrar yolu ve bağırsaklara özgü (Anatomi)