English Turkish
UPWARD MOBILITY : English Turkish
yukarı doğru hareketlilik, yukarıya doğru hareketlilik, sosyoekonomik durumda gelişme, sosyoekonomik durumda ilerleme
UPWARD MOVEMENT : English Turkish
yükselme eğilimi, artma eğilimi
UPWARD OF : English Turkish
daha yukarı, daha fazla
UPWARDLY : English Turkish
adv. yukarı doğru, yukarıya doğru, daha üst bir yere veya pozisyona doğru, yukarı
UPWARDNESS : English Turkish
n. yukarı doğru olma durumu, yukarıya doğru olma durumu, yükselme
UPWARDS : English Turkish
adv. yukarı, yukarıya, itibaren, daha fazla
UPWARDS OF : English Turkish
daha yukarı, daha fazla
UPWELL : English Turkish
v. yukarı akmak, yukarıya akmak, yukarıya doğru akmak
UPWELLING : English Turkish
n. akış yukarı doğru akış, sürüklenme, suyun yüzeye doğru yükselişi, deniz suyunun dipten yukarı doğru yükselmesi (Oşinografi)
UPWIND : English Turkish
adv. rüzgâra karşı
URACHAL : English Turkish
adj. urakal, urakusun, urakus ile ilgili, urakusa özgü
URACHUS : English Turkish
n. urakus, apeks ve idrar kesesi ile göbek arasında bulunan alantoyik kütle
URACIL : English Turkish
n. urasil, temel bir RNA bileşeni olan ve biyokimyasal araştırmalarda kullanılan ikincil pirimidin
URAEMIA : English Turkish
n. üremi [med.]
URAEMIC : English Turkish
adj. üremik, üreminin veya üremi ile ilgili, üremiye özgü, genelde idrarla vücuttan atılan toksik elementlerin kanda alıkonulmasıyla ilgili
URAL : English Turkish
n. Avrupa ve Asya arasında sınır olarak görülen Batı Rusya'daki dağ sırası ve nehir
URAL ALTAIC : English Turkish
ural altay
URAL MONUTAINS : English Turkish
n. ural dağları
URAL MOUNTAINS : English Turkish
n. Ural Dağları, Batı Rusya'da kutuplardan Hazar Denizine kadar uzanan dağ sıraları
URALIC : English Turkish
n. Uralik, Ural Dağlarının ardından adlandırılan Avrasya dilleri ailesi; Ural-Altay dil ailesi
URALS : English Turkish
n. Urallar, Batı Rusya'da kutuplardan Hazar Denizine kadar uzanan dağlık arazi
URANALYSIS : English Turkish
n. idrar tahlili
URANIAN : English Turkish
adj. Uranüs gezegenine ait veya hakkında
URANIC : English Turkish
adj. uranyumlu, uranik, göksel, uranyumun, uranyumla ilgili, uranyuma özgü; radyoaktif bir element olan uranyum içeren (özellikle yüksek değerde)
URANITE : English Turkish
n. uranit
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani