English Turkish
URETEROLITHOTOMY : English Turkish
n. üreterelitotomi, idrar yolundan taş alınması ameliyatı
URETEROPYELOPLASTY : English Turkish
n. üreteropiyeloplasti, renal pelvis (böbrek havuzcuğu) ve idrar yolu plastik cerrahisi
URETEROSTOMY : English Turkish
n. üreterostomi, idrar yolunda bir açıklık yaratma ameliyatı
URETHAN : English Turkish
n. üretan, çözücü ve mantar ilacı ve de böcek zehri olarak kullanılan renksiz berrak bir bileşim, karbamik asit etil esteri (Kimya)
URETHANE : English Turkish
n. üretan, çözücü ve mantar ilacı ve de böcek zehri olarak kullanılan renksiz berrak bir bileşim, karbamik asit etil esteri (Kimya)
URETHRA : English Turkish
n. üretra, idrar yolu
URETHRAL : English Turkish
adj. üretral, idrar yoluyla ilgili, idrar yoluna özgü, memelilerde idrarın idrar torbasından atıldığı kanalla ilgili, bu kanala özgü
URETHRECTOMY : English Turkish
n. üretrektomi, idrar yolunun bazı kısımlarının veya tamamının ameliyatla alınması
URETHRITIS : English Turkish
n. üretrit (Üroloji) idrar yolu iltihabı şişmesi veya yangısı, üretra iltihabı şişmesi veya yangısı
URETHROPLASTY : English Turkish
n. üretroplasti, idrar yolunda yapılan estetik cerrahi müdahale
URETHROSCOPE : English Turkish
n. üretroskop, idrar yolu içini gösteren alet, üretrayı incelemek için kullanılan enstrüman (Tıp)
URETHROSCOPIC : English Turkish
adj. üretroskopik, idrar yolunun üretroskopla incelenmesiyle ilgili, idrar yolunun üretroskopla incelenmesine özgü
URETHROSCOPY : English Turkish
n. üretroskopi, idrar yolu muayenesi, sidik yolu muayenesi, , idrar yolunun üretroskopla incelenmesi
URETHROSTENOSIS : English Turkish
n. üretrostenoz, idrar yolunun daralması, üretranın daralması (Tıp)
URETHROSTOMY : English Turkish
n. üretrostomi, idrar yolunda bir açıklık yaratma (Tıp)
URETIC : English Turkish
adj. idrar
URGE : English Turkish
n. dürtü, arzu, istek, zorlama, kışkırtma
URGE : English Turkish
v. ileri sürmek, sevketmek, ısrarla tavsiye etmek, ısrar etmek, sıkıştırmek, zorlamak, baskı yapmak, teşvik etmek
URGE AGAINST : English Turkish
v. baskı yapmak
URGE SMTH. ON SMB : English Turkish
v. ısrarla anlatmak
URGE THE IMPORTANCE OF : English Turkish
önemine vurgu yapmak, önemine dikkat çekmek
URGE TO KILL : English Turkish
öldürmeye sev etmek, katletmeye zorlamak, cinayete zorlamak
URGED BY NECESSITY : English Turkish
adv. ihtiyaç nedeniyle, mecburiyetten
URGENCY : English Turkish
n. acele, aciliyet, zorunluluk, kaçınılmazlık, baskı, ısrar
URGENT : English Turkish
adj. acele, acil, ivedi, önemli, kaçınılmaz, zorunlu, ısrarlı, ısrarcı
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani