Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
URANIUM : English Turkish

n. uranyum

URANOGRAPHY : English Turkish

n. gök haritası, gökcisimlerini tanımlama bilimi

URANOUS : English Turkish

adj. uranyumlu, uranlı

URANUS : English Turkish

n. Uranus [astr.], Uranus [mit.]

URANYL : English Turkish

n. uranil, iki değerli UO2 grubu (Kimya)

URATE : English Turkish

n. ürat, ürik asit tuzu

URB : English Turkish

n. şehir alanı, çarşı, şehir içi, şehirsel bölge, kent, kentsel alan

URBAN : English Turkish

adj. şehir, şehirli, kentsel, şehre ait

URBAN ASSAULT : English Turkish

şehir saldırısı, Microsoft'tan üç boyutlu stratejik bilgisayar oyunu

URBAN BUILDING COMMITTEE : English Turkish

şehir planlama kurulu, yapılaşma planlarını lisanslayan ve onaylayan komite

URBAN GUERILLA : English Turkish

şehir gerillası

URBAN HEAT ISLAND : English Turkish

n. kentsel sıcak ada, sıcak ada, binaları kaldırımları ve insan faaliyetleriyle ortaya çıkan sıcaklık nedeniyle çevresindeki alanlardan daha yüksek sıcaklıkta olan bölge (bir şehir veya sanayi yerleşkesi gibi)

URBAN LEGEND : English Turkish

şehir efsanesi, kulaktan dolma bir şekilde dolaşıp yaygın bir söylencenin parçası haline gelen doğru olmayan veya kısmen doğru olan hikâye (pek çok şehir efsanesi internette ortaya çıkıyor ve bunların pek azından tekrar bahsediliyor)

URBAN PLANNING : English Turkish

şehir plânlaması

URBAN RENEWAL : English Turkish

n. şehir düzenlenmesi

URBAN REVOLUTION : English Turkish

şehircilik devrimi, şehirleşme işlem, kentleşme süreci, kırsal alanların şehirlere dönüşmesi

URBAN SCHEME : English Turkish

şehir planı, bir yerleşimin hedeflenen detaylı planı

URBAN SETTLEMENT : English Turkish

kentsel yerleşim, şehir, çarşı, kasaba

URBAN SPRAWL : English Turkish

ozuk kentleşme

URBAN SPREAD : English Turkish

n. bozuk kentleşme

URBAN UNION : English Turkish

kentsel birlik, şehir birliği, belediye yetkililerini de içeren organ

URBANA : English Turkish

n. Illinois (ABD)'de bir şehir

URBANE : English Turkish

adj. nazik, ince, kibar, medeni

URBANELY : English Turkish

adv. şehirlice, kibarca, terbiyeli bir şekilde

URBANENESS : English Turkish

n. kibarlık, nezaket, medenilik, uygarlık