English Turkish
VASCULAR : English Turkish
adj. damar, damar ile ilgili
VASCULAR PLANT : English Turkish
damarsal plant, dokuları aracılığıyla sıvı ve mineral tuzlar ile şeker taşıma özellikli hücreleri olan plant
VASCULAR TISSUE : English Turkish
n. damar doku
VASCULARISATION : English Turkish
n. (Britanya İngilizcesi) damarlaştırma, damarlaşma, kanallaştırma, kanallaşma, kan damarları geliştirme; damarsal olma, damarlı olma, damarlanma; (Tıp) kan damarlarının patolojik şekillenmesi (vascularization olarak da yazılır)
VASCULARISE : English Turkish
v. (Britanya İngilizcesi) damarlaştırmak, damarlaşmak, kanallaştırmak, kanallaşmak, kan damarları geliştirmek; damarsal olmak, damarlı olmak, damarlanmak (vascularize olarak da yazılır)
VASCULARITY : English Turkish
n. damarlanma, damarlılık, vaskülarite, damara benzeme durumu, dama gibi görünme durumu
VASCULARIZATION : English Turkish
n. (Amerikan İngilizcesi) damarlaştırma, damarlaşma, kanallaştırma, kanallaşma, kan damarları geliştirme; damarsal olma, damarlı olma, damarlanma; (Tıp) kan damarlarının patolojik şekillenmesi (vascularisation olarak da yazılır)
VASCULARIZE : English Turkish
v. (Amerikan İngilizcesi) damarlaştırmak, damarlaşmak, kanallaştırmak, kanallaşmak, kan damarları geliştirmek; damarsal olmak, damarlı olmak, damarlanmak (vascularise olarak da yazılır)
VASCULARLY : English Turkish
adv. damar yoluyla, damar içinden, damarla, kan damarları yoluyla, kan damarları içinden
VASCULATURE : English Turkish
n. vaskülatür, damar düzeni, damar dizilişi, damar yayılışı, damar sistemi, kan damaları sistemi
VASCULITIS : English Turkish
n. vaskülit, damar iltihabı, damar yangısı
VASCULUM : English Turkish
n. botanikçilerin topladıkları numuneleri taşımak için kullandıkları bir kutu türü, botanikçilerin toplama kutusu veya çantası
VASE : English Turkish
n. vazo
VASECTOMISE : English Turkish
v. (Britanya İngilizcesi) meni kanalı ameliyatı, boşalma sırasında meni salımını önlemek amacıyla sperm kanalının kesilmesi ve bağlanması (vasectomize olarak da yazılır)
VASECTOMIZE : English Turkish
v. (Amerikan İngilizcesi) meni kanalı ameliyatı, boşalma sırasında meni salımını önlemek amacıyla sperm kanalının kesilmesi ve bağlanması (vasectomise olarak da yazılır)
VASECTOMY : English Turkish
n. meni kanalı ameliyatı
VASELINE : English Turkish
n. vazelin
VASILIEVICH : English Turkish
n. bir soyadı; Ivan Vasilievich (
1584), Korkunç İvan, Rusya'nın ilk Çarı (zalim ve acımasız yönetim metodları ile tanınan)
VASOACTIVE : English Turkish
adj. vazoaktif, damar açan, damar etkin, kan damarları çapında etkili olan, kan damarları çapını değiştiren
VASOCONSTRICTION : English Turkish
n. vazokonstriksiyon, damar büzülmesi, kan damarlarının daralması
VASOCONSTRICTIVE : English Turkish
adj. vazokonstriktif, damar büzülmesine yol açan, kan damarlarının daralmasına sebep olan
VASOCONSTRICTOR : English Turkish
n. vazokonstriktör, damar büzülmesi yaratan, kan damarlarını daraltan, damar daraltıcı, damar büzücüsü
VASODEPRESSOR : English Turkish
n. vazodepresör, damarları genişleten, damar genişleticisi, kan damarlarını genişleten, kan damarlarını genişleticisi
VASODILATATION : English Turkish
n. vazodilatasyon, damar genişlemesi, kan damarlarının genişlemesi
VASODILATION : English Turkish
n. vazodilasyon, damar genişlemesi, kan damarlarının genişlemesi
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani