Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
VERSIFIER : English Turkish

n. nazım yazarı, koşuk biçiminde anlatan

VERSIFY : English Turkish

v. nazım yapmak, nazımlaştırmak

VERSION : English Turkish

n. hikâye, versiyon, uyarlama, varyant, çeviri, yorum, model, tasvir, örnek, rahimde bebeği çevirme (doğumda)

VERSION UPDATE : English Turkish

versiyon güncelleştirme, mevcut bir programın işlevselliğini geliştirme ve yeni bir versiyon ilan etme

VERSIONAL : English Turkish

adj. versiyonal, tek tarafın bakış açısını gösterme, belli bir form veya bir şeyin çevirisini verme

VERSO : English Turkish

n. kitabın sol sayfası, sikkenin tersi

VERSUS : English Turkish

prep. karşı, aleyhinde

VERT : English Turkish

v. din değiştirmek

VERT : English Turkish

n. din değiştiren kimse

VERTEBRA : English Turkish

n. omur

VERTEBRAE : English Turkish

n. omurga

VERTEBRAL : English Turkish

adj. omurlu, omurlarla ilgili

VERTEBRAL COLUMN : English Turkish

omurga, belkemiği

VERTEBRALLY : English Turkish

adv. omurgayla ilgili, omurga kemikleriyle ilgili, kaburgayla ilgili

VERTEBRATA : English Turkish

n. omurgalı hayvanlar sınıfı, omurgalı (Zooloji)

VERTEBRATE : English Turkish

adj. omurgalı

VERTEBRATE : English Turkish

n. omurgalı hayvan

VERTEBRATED : English Turkish

adj. omurgalı

VERTEX : English Turkish

n. tepe, doruk, zirve, başucu, başın tepesi

VERTICAL : English Turkish

n. dikey çizgi, dikey düzlem

VERTICAL : English Turkish

adj. dikey, düşey, dik, tepede olan

VERTICAL ANGLE : English Turkish

n. dik açı

VERTICAL ANGLES : English Turkish

düşey açılar, dikey açılar, iki hattın kesişmesiyle oluşan iki zır ve birbirine eşit açı

VERTICAL EQUITY : English Turkish

dikey vergi, adaleti, farklı ekonomik statüdeki insanların farklı vergi oranlarıyla vergilendirilmesi ilkesi (Ekonomi)

VERTICAL FREQUENCY : English Turkish

düşey frekans, dikey frekans, güncelleme sıklığı, bir ekranın yukarıdan aşağıya bir saniye içinde taranma sayısı