Multilingual Turkish Dictionary English Turkish

WITH RELATION TO : English Turkish

ile ilgili olarak, ile ilgili, ile ilintili, ile ilişkili,
nun hakkında

WITH RELISH : English Turkish

adv. zevkle, seve seve

WITH RESERVATION : English Turkish

koşullu bir şekilde, tereddütlü bir şekilde, kuşkulu bir şekilde

WITH RESPECT : English Turkish

ilgili olarak

WITH RESPECT TO : English Turkish

gelince, konusunda, ilgili olarak, göre

WITH RESTRAINT : English Turkish

askıyla, kontrollü bir şekilde, engelleyici bir şekilde

WITH RESUMED ENTHUSIASM : English Turkish

yenilenmiş hevesle, tazelenmiş zindelikle, yenilenmiş bir canlılıkla, taptaze bir heyecanla

WITH REVERENCE : English Turkish

üyük saygıyla, çok saygı göstererek, yüksek şerefle

WITH SEASONAL GREETING : English Turkish

tatil dilekleriyle, dinlenme temennisiyle

WITH SPIRIT : English Turkish

canlı bir şekilde, ruhlu bir şekilde, hareketli bir şekilde, ateşli bir şekilde, gayretlice

WITH STEAM POWER : English Turkish

adj. buharlı

WITH SUBTITLES : English Turkish

altyazılı, ekranın alt bölümünde çeviri metinleri olan bir şekilde

WITH SUCCESS : English Turkish

aşarıyla, başarılı bir şekilde

WITH SUGAR : English Turkish

adj. şeker ile, şekerli

WITH SYMPATHY : English Turkish

şefkatle, sevgiyle, anlayışla, sıcak bir şekilde

WITH TALENT : English Turkish

eceriyle, becerili bir şekilde, yetenekli bir şekilde

WITH THE AID OF : English Turkish

adv. yardımıyla

WITH THE APPROVAL OF : English Turkish

-ın onayıyla,
ın izin vermesiyle,
ın yetkilendirme yapmasıyla

WITH THE BACK OF THE HAND : English Turkish

elinin tersi ile

WITH THE BEST : English Turkish

adv. diğerleri kadar iyi, taş çıkarırcasına

WITH THE COMPLIMENTS : English Turkish

en iyi dileklerle

WITH THE CURRENT : English Turkish

akımla, akıntıyla, hareketle, hareketin genel yönüyle

WITH THE EXCEPTION OF : English Turkish

-ın istisna bırakılmasıyla,
ın dışarıda bırakılmasıyla,
ın hariç tutulmasıyla,
ı olmaksızın,
siz

WITH THE GLOVES OFF : English Turkish

adv. mertçe

WITH THE GRAIN : English Turkish

alışılmış bir şekilde, beklenen bir şekilde; belgelere göre