French Turkish
PROCURATION : French Turkish
"[la] vekillik; vekâlet"
PROCURER : French Turkish
sağlamak, yol açmak
PROCUREUR : French Turkish
[le] dava vekili
PROCUREUR DE LA RÉPUBLIQUE : French Turkish
savcı
PROCUREUR GÉNÉRAL : French Turkish
aşsavcı
PROCÈS : French Turkish
"[le] uzantı; dava "
PROCÈS-VERBAL : French Turkish
[le] tutanak
PROCÉDER : French Turkish
"ileri gelmek; davranmak, iş görmek; dava açmak "
PROCÉDER DE : French Turkish
den kaynaklanmak, ileri gelmek
PROCÉDER PAR CONTUMACE : French Turkish
gıyabi yargılamak
PROCÉDURE : French Turkish
"[la] yargılama usulü; hukuk işlemleri"
PROCÉDÉ : French Turkish
"[le] davranış; yol, yöntem, usul"
PRODIGALITÉ : French Turkish
[la] tutumsuzluk, savurganlık, saçıp savurma, israf
PRODIGE : French Turkish
[le] mucize, harika
PRODIGIEUSEMENT : French Turkish
olağanüstü bir halde, şaşılacak derecede
PRODIGIEUX : French Turkish
"olağanüstü, şaşılacak; inanılmaz"
PRODIGUE : French Turkish
tutumsuz, savurgan, müsrif
PRODIGUER : French Turkish
"saçıp savurmak, israf etmek; bol bol kullanmak, esirgememek"
PRODUCTEUR : French Turkish
üretici, yetiştirici
PRODUCTIF : French Turkish
"ürün veren, verimli; kârlı, kazançlı; faiz getiren"
PRODUCTION : French Turkish
"[la] üretim, yetiştirim; ürün; meydana çıkarma; sinema filmi"
PRODUCTIVITÉ : French Turkish
[la] üretkenlik, verimlilik
PRODUIRE : French Turkish
"üretmek, yetiştirmek; meydana getirmek; sebep olmak; yaratmak "
PRODUIT : French Turkish
"[le] ürün; kazanç; döl "
PRODUIT DE MARQUE : French Turkish
markalı ürün
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani