Multilingual Turkish Dictionary German Turkish

PHANTASIE : German Turkish

" n {fanta'zi:} e hayal gücü, imgelem; hayal görüntü."

PHANTASIEREN : German Turkish

" {fanta'zi:rın} imgelemek, düş kurmak, hayallere kapılmak; saçmalamak; uydurmak."

PHANTASTISCH : German Turkish

{fan'tastiş} harikulade, inanılmayacak, düşsel

PHASE : German Turkish

n {fa:zı} e evre, safha

PHILOLOGE : German Turkish

n {filolo'gı} r filolog

PHILOLOGIE : German Turkish

n {filoldgi:} e filoloji

PHILOSOPH : German Turkish

en {fildzo:f} r filozof

PHILOSOPHIE : German Turkish

n {filozó fi:} e felsefe

PHILOSOPHISCH : German Turkish

{filo'zo:fiş} felsefi

PHLEGMA : German Turkish

{flegma} s ağırlık, eylemsizlik, hantallık

PHONETIK : German Turkish

{fo'ne:tik} e sesbilgisi, fonetik

PHONETISCH : German Turkish

{fo'netiş} fonetik, sesçil

PHOSPHOR : German Turkish

{'fosfor} r fosfor

PHOTOAPPARAT : German Turkish

e {'fo:to-apara:t} r fotoğraf makinesi

PHOTOGEN : German Turkish

{foto'ge:n} fotojenik

PHOTOGRAPH : German Turkish

en {foto'gra:f} r fotoğrafçı

PHOTOGRAPHIE : German Turkish

n {fotogra'fi:} e fotoğrafçılık

PHOTOGRAPHIEREN : German Turkish

{fotogra'fi:rın} resim çekmek

PHOTOKOPIE : German Turkish

n {fotoko'pi:} e fotokopi

PHOTOZELLE : German Turkish

n {'fo:totselı} e fotosel

PHRASE : German Turkish

n {'fra:zı} e boş laf

PHYSIK : German Turkish

{fü'zi:k} e fizik

PHYSIKALISCH : German Turkish

{füzi'ka:liş} fiziksel

PHYSIKER : German Turkish

{'fü:zikır} r fizikçi

PHYSIOLOGIE : German Turkish

n {füzyolo'gi:} e fizyoloji