Multilingual Turkish Dictionary German Turkish

PUNKTIEREN : German Turkish

{punk'ti:rın} noktalamak

PUNKTIERT : German Turkish

{punk'ti:rt} noktalı

PUPILLE : German Turkish

n {pu'pilı} e gözbebeği

PUPPE : German Turkish

" n {'pupı} e kukla; oyuncak bebek."

PUR : German Turkish

{pu:r} saf, arı, katıksız

PURZELBAUM : German Turkish

e {'purtsılbaum} r takla, parende

PURZELN : German Turkish

{'purtsıln} gülünç bir biçimde yuvarlanmak, tepetaklak düşmek

PUSTE : German Turkish

{'pu:stı} e soluk, nefes

PUSTEL : German Turkish

n {'pustıl} e sivilce

PUSTEN : German Turkish

{'pu:stın} üflemek

PUTE : German Turkish

n {'pu:tı} e dişi hindi

PUTER : German Turkish

{'pu:tır} r baba hindi

PUTSCH : German Turkish

e {puç} s hükümet darbesi

PUTZ : German Turkish

" e {puts} s süs; sıva."

PUTZEN : German Turkish

" {'putsın} temizlemek; (diş) fırçaIamak; (pabuç) boyamak, (cam vs.) silmek; (burun) sümkürmek; parlatmak."

PUTZFRAU : German Turkish

en {'putsfrau} e temizlikçi kadın

PYJAMA : German Turkish

s {pi'ca:ma} r pijama

PYRAMIDE : German Turkish

n {püra'mi:dı} e piramit

PÄDAGOGE : German Turkish

n {peda'gogı} r pedagog

PÄDAGOGIK : German Turkish

{peda'go:gik} e pedagoji

PÄDAGOGISCH : German Turkish

{peda'go:giş} pedagojik, eğitsel

PÖBEL : German Turkish

{'pö:bıl} r ayaktakımı, halkın er aşağı tabakası, avam

PÖBELHAFT : German Turkish

{'pö:bılhaft} bayağı, kaba

PÖKELN : German Turkish

{'po:kıln} salamura yapmak, tuzlamak

PÜNKTLICH : German Turkish

" {'pünktlih} (tam) zamanında; dakikası dakikasına, dakik."