Multilingual Turkish Dictionary German Turkish

SIEBEN (1) : German Turkish

{'zi:bın} yedi

SIEBTE : German Turkish

(r,s) {'zi:ptı(r,z)} yedinci

SIEBTEL : German Turkish

- {'zi:ptıl} s yedide bir

SIEBZEHN : German Turkish

{ziptse'n} onyedi

SIEBZIG : German Turkish

{'ziptsih} yetmiş

SIEDELN : German Turkish

{'zi:dıln} yerleşmek

SIEDEN : German Turkish

{'zi:dın} kaynatmak, kaynamak

SIEDEPUNKT : German Turkish

e {'zi:dıpunkt} r kaynama noktası

SIEDLER : German Turkish

- {'zi:dlır} r (bir yere) yeni yerleşen

SIEDLUNG : German Turkish

en {'zi:dlung} e yerleşim bölgesi

SIEG : German Turkish

e {zi:k} r zater, utku

SIEGEL : German Turkish

- {'zi:gıl} s mühür, damga

SIEGELN : German Turkish

{'zi:gıln} mühürlemek, damgalamak

SIEGEN : German Turkish

" {'zi:gın} zafer kazanmak; sp. kazanmak, yenmek."

SIEGER : German Turkish

- {'zi:gır} yenen, galip

SIEGREICH : German Turkish

{'zi:krayh} yenen, galip gelen

SIESTA : German Turkish

-ten {zies'ta} e öğle uykusu

SIEZEN : German Turkish

" {'zi:tsın} """"siz"""" diye hitap etmek."

SIGNAL : German Turkish

e {zig'na:l} s sinyal işaret

SIGNALISIEREN : German Turkish

{zignali'zi:rın} işaret (sinyal) vermek

SIGNATUR : German Turkish

" en {zigna'tu:r} e işaret, nişan marka; imza."

SIGNIERSTIFT : German Turkish

e {zig'ni:rştift} r markör

SILBE : German Turkish

n {'zilbı} e hece, seslem

SILBER : German Turkish

{'zilbır} s gümüş

SILBERN : German Turkish

{'zilbırn} gümüş(ten)