Multilingual Turkish Dictionary

German Turkish

German Turkish
VERDAMMT : German Turkish

" {fer'damt} lanetli; Allah kahretsin!."

VERDAMPFEN : German Turkish

{fer'dampfın} buharlaşmak

VERDANKEN : German Turkish

{fer'dankın} borçlu olmak

VERDAUEN : German Turkish

{fer'dauın} sindirmek, hazmetmek

VERDAULICH : German Turkish

{fer'daulih} sindirimi kolay

VERDAUUNG : German Turkish

{fer'dau:ng} e sindirim, hazım

VERDAUUNGSBESCHWERDE : German Turkish

n {ferdau:ngsbışve:rdı} e hazımsızlık, sindirim bozukluğu

VERDECK : German Turkish

" e {fer'dek} s güverte; aracın üst kısmı (tavanı); saklambaç."

VERDECKEN : German Turkish

" {fer'dekın} örtmek; gizlemek, saklamak."

VERDERBEN : German Turkish

" {fer'derbın} bozulmak, çürütmek; bozmak."

VERDERBEN (1) : German Turkish

{fer'derbın} s felaket

VERDERBT : German Turkish

{fer'derpt} bozulmuş

VERDEUTLICHEN : German Turkish

{far'doytlihın} açıklamak, aydınlatmak

VERDEUTSCHEN : German Turkish

{fer'doyçın} Almancalaştırmak

VERDICHTEN : German Turkish

" {ferdihtın} sıklaştırmak; yoğunlaştırmak."

VERDIENEN : German Turkish

" {fer'di:nın} kazanmak; hak etmek, lâyık olmak."

VERDIENST : German Turkish

e {fer'di:nst} r kazanç, kâr

VERDIENST (1) : German Turkish

e {fer'di:nst} s liyakat, değim, yararlık

VERDOPPELN : German Turkish

{fer'dopıln} iki katına çıkarmak

VERDORBEN : German Turkish

" {fer'dorbın} bozulmuş; ahlaksız"

VERDREHEN : German Turkish

{fer'dre:ın} burkmak

VERDREIFACHEN : German Turkish

{fer'drayfahın} üç katına çıkarmak

VERDRIESSLICH : German Turkish

{fer'dri:slih} huysuz, keyifsiz, canı sıkılmış

VERDROSSEN : German Turkish

{fer'drosın} asık suratlı, canı sıkılmış

VERDRUSS : German Turkish

"
sse {fer'drus} r can sıkıntısı, keyifsizlik; öfke, kızgınlık."