Multilingual Turkish Dictionary

German Turkish

German Turkish
SCHARNIER : German Turkish

[das] menteşe, reze

SCHARREN : German Turkish

" kazımak, tırmalamak; eşelemek"

SCHARTE : German Turkish

" [die] çentik, kertik; çatlak, yarık"

SCHARTIG : German Turkish

çentikli, çentik çüntük

SCHASCHLIK : German Turkish

[der] şiş kebabı

SCHATTEN : German Turkish

" [der] gölge; eser, iz"

SCHATTENBILD : German Turkish

[das] siluet

SCHATTENRIß : German Turkish

[der] siluet

SCHATTENSEITE : German Turkish

[die] gölgeli taraf

SCHATTIEREN : German Turkish

" (resmi) gölgelemek; nüanslamak"

SCHATTIERUNG : German Turkish

" [die] gölgeleme; nüans"

SCHATTIG : German Turkish

gölgeli

SCHATULLE : German Turkish

[die] kutu, sandık

SCHATZ : German Turkish

" [der] hazine; define; sevgili"

SCHATZAMT : German Turkish

[das] hazine dairesi

SCHAU : German Turkish

" [die] gösteri; sergi, teşhir; manzara, görüş, bakım, bakış açısı"

SCHAUBILD : German Turkish

[das] diyagram

SCHAUDER : German Turkish

" [der] titreme, ürperme; dehşet"

SCHAUDERHAFT : German Turkish

" korkunç, tüyler ürpertici; berbat, çok kötü"

SCHAUDERN : German Turkish

ürpermek, titremek

SCHAUEN : German Turkish

akmak

SCHAUER : German Turkish

" [der] sağanak; titreme, ürperti"

SCHAUERFILM : German Turkish

[der] korku filmi

SCHAUERGESCHICHTE : German Turkish

[die] korku hikâyesi

SCHAUERLICH : German Turkish

korkunç, tüyler ürpertici