Multilingual Turkish Dictionary German Turkish

STOFFLICH : German Turkish

" maddi, özdeksel; konusal"

STOFFWECHSEL : German Turkish

[der] metabolizma

STOISCH : German Turkish

heyecana kapılmaz, soğukkanlı

STOLLEN : German Turkish

" [der] maden galerisi; Noel keki; nal kayarı, pençeli nal"

STOLPERN : German Turkish

tökezlemek, sendelemek, ayağı dolaşmak

STOLZ : German Turkish

" [der] gurur, kıvanç; kibir, azamet"

STOLZ : German Turkish

" gururlu; kibirli, mağrur"

STOLZIEREN : German Turkish

kasıla kasıla yürümek

STOPFEN : German Turkish

" doldurmak, tıkmak; gözemek, örerek onarmak; peklik vermek"

STOPFGARN : German Turkish

[das] örme ipliği

STOPPEL : German Turkish

[die] ekin anızı

STOPPEN : German Turkish

" durdurmak; (topu) stop etmek; kronometre ile ölçmek; durmak; stop etmek"

STOPPUHR : German Turkish

[die] kronometre, süreölçer

STORCH : German Turkish

[der] leylek

STOTTERER : German Turkish

[der] kekeme, pepe

STOTTERN : German Turkish

kekelemek, pepelemek

STOß : German Turkish

" [der] itiş, dürtüş; darbe, vuruş; tekme; yumruk; sarsıntı; yığın, küme; tos"

STOßDÄMPFER : German Turkish

[der] amortisör

STOßEN : German Turkish

" itmek, dürtmek; tekme atmak; yumruk vurmak; tos vurmak; sarsmak; kapı dışarı etmek"

STOßEN AN ETW : German Turkish

yanında bulunmak, bitişik olmak

STOßEN AUF ETW : German Turkish

astlamak

STOßEN AUF JDN : German Turkish

astlamak

STOßSTANGE : German Turkish

[die] tampon

STRACKS : German Turkish

" doğrudan doğruya; hemen, derhal"

STRAFANSTALT : German Turkish

[die] cezaevi, hapishane