Multilingual Turkish Dictionary German Turkish

STREIKPOSTEN : German Turkish

[der] grev gözcüsü

STREIT : German Turkish

" [der] kavga, tartışma, münakaşa; anlaşmazlık, nifak; dava"

STREITEN : German Turkish

" kavga etmek, tartışmak, münakaşa etmek; mücadele etmek, savaşmak"

STREITFRAGE : German Turkish

[die] tartışma konusu

STREITIG : German Turkish

tartışmalı, ihtilaflı

STREITIGKEITEN : German Turkish

kavga, tartışma

STREITKRÄFTE : German Turkish

[die] kavgacılık, dalaşkanlık

STRENG : German Turkish

" sert, sıkı, şiddetli, katı; (tat) acı, ekşi, kekre; (soğuk/koku) keskin"

STRENGE : German Turkish

" [die] sertlik, sıkılık, şiddet, katılık; acılık, ekşilik, kekrelik; keskinlik"

STRENGGENOMMEN : German Turkish

kelimenin tam anlamıyla

STRENGGLÄUBIG : German Turkish

sofu, dindar

STREU : German Turkish

[die] hayvan yataklığı, hayvan için saman yatak

STREUEN : German Turkish

serpmek, saçmak, dağıtmak

STREUUNG : German Turkish

" [die] serpme, saçma; saçılım"

STRICH : German Turkish

" [der] çizgi, hat; fırça darbesi; (kumaş) hav, tüy; ağaç damarı; pusula kertesi"

STRICHMÄDCHEN : German Turkish

[das] fahişe, orospu, kaldırım orospusu

STRICHPUNKT : German Turkish

[der] noktalı virgül

STRICHWEISE : German Turkish

yer yer

STRICK : German Turkish

" [der] ip, sicim; afacan, haşarı"

STRICKEN : German Turkish

örmek, şişle işlemek

STRICKJACKE : German Turkish

[die] örme yün ceket, hırka

STRICKLEITER : German Turkish

[die] ip merdiven

STRICKNADEL : German Turkish

[die] örgü şişi

STRICKWAREN : German Turkish

trikotaj, örgü işi

STRIEMEN : German Turkish

[der] kamçı izi